"Bu örgüt varlığını mutlak gizlilik üzerine inşa etmiş bir örgüt. Özellikle de Silahlı Kuvvetler içinde çok gizli hareket ettiler çünkü Silahlı Kuvvetler kendi emir komuta yapısı dışında herhangi bir yapılanmayı asla kabul etmemiştir, edemez. Bazı çocukların daha askeri okullara girmeden ele geçirilmesi söz konusu. Genç askerler ve pilotlardaki durum bu. Yüksek rütbede olanların bir kısmının ise sonradan devşirildiklerini değerlendiriyorum.
Belirli ikballe kandırıldıklarını; buna göre de her yolu mübah gördüklerini ve tuzaklar kurduklarını görüyoruz. Normal şartlarda sarsamadıkları Silahlı Kuvvetlerin liyakat sistemini bu tarz oyunlarla; manipülasyonlarla kendi lehlerine çevirmeye çalıştılar. Balyoz ve diğer kumpas davaları bunun en önemli aracı oldu.
‘DİJİTAL KURGULAR VB. YÖNTEMLERLE YOĞUN SALDIRILAR OLDU'
Bu davalar ve dijital saldırılar döneminde FETÖ, TSK içinde adeta çağ atladı: Sızma seviyelerini hem artırdılar hem derinleştirdiler. Ben ve ailem de özellikle generallik kariyerim boyunca belli saldırılara maruz kaldık."
‘BU İDDİAYI ANCAK UÇUK BİR KOMPLO TEORİSİ DİYE DEĞERLENDİRİYORUM'
Darbe girişimine "Bu bir tiyatroydu diyenler oldu?" hatırlatması üzerine Şanver şunları söyledi: "Uçaklara bomba atmasını emretmezdi ki o zaman o sistem. Bomba attırır mıydı? 246 insanımız öldü. Bu iddiayı ancak uçuk bir komplo teorisi diye değerlendiriyorum ben. Bu ciddi bir kalkışmaydı. FETÖ'cüler devlet içinde zor durumda kaldı. Son çare olarak bomba atana kadar geldiler. Böyle tiyatro olmaz. Bu bir isyandı ve devleti ele geçirmek amaçlanmıştı."