HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile HDP'li milletvekillerinin tutuklanmasının, ‘darbe' olduğunu belirten Baydemir, HDP'nin tutuklu milletvekillerinin bulunduğu cezaevlerini sıraladı. Baydemir, milletvekillerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kininden dolayı cezaevinde olduğunu söyledi.
Osman Baydemir: Cumhurbaşkanı, bugün yaşadığımız durum sizin kininizin, kibrinizin, intikam alma duygunuzun sonucudur. Kininizden vazgeçin.
— HDP (@HDPgenelmerkezi) 16 Kasım 2016
‘GÖZALTI OLAMADAN CEZAEVLERİNDE HAZIRLIK YAPILIYOR'
Baydemir, "Bütün bu arkadaşlarımız daha gözaltına alınmadan, savcılığa çıkarılmadan söz konusu cezaevlerinde hazırlık yapılıyor. Yani, arkadaşlarımızın tutuklanma kararı daha önceden verilmiş. Ortada bir hukuk, adalet yok. Ortada işleyen bir yargı mekanizması yok. Başta eş genel başkanlarımız Demirtaş ve Yüksekdağ olmak üzere, arkadaşlarımız tecrit altında tutuluyor. Şu anda cezaevinde tutulan Meclis'te grubu bulunan siyasi partinin liderleridir. Legal, demokratik siyasetin savunucularıdır. Bugünkü hukuksuzluğa sessiz kalanlar, yarın sıranın kendilerine geleceğini unutmasınlar" diye konuştu.
Baydemir, milletvekillerine yönelik tutuklamanın hukuksuzluk olduğunu, bununla da yetinilmeyerek, bambaşka bir saldırının, kaosun fitilinin cezaevleri üzerinden derinleştirilmeye çalışıldığını söyledi.
Bir gazetecinin, "Selahattin Demirtaş'ın psikolojik işkence gördüğüne yönelik haberler çıktı. Sağında ve solunda bulunan koğuşlarda farklı siyasi görüşten mahkumların sloganlarla tacizi yönünde iddialar doğru mu?" sorusu üzerine Baydemir, "Biz birkaç gün boyunca tecrit uygulamasının ve olası saldırıların önlenmesi konusunda kimi temaslarımız oldu. Bu temaslardan sonuç almadığımız için bu çağrıyı yapma ihtiyacı doğdu. Evet dedikleriniz doğrudur" yanıtını verdi.
AK Parti'nin anayasa değişikliği teklif taslağını MHP'ye sunması ve HDP'nin tavrına ilişkin bir soruyu yanıtlayan Baydemir, "Eş genel başkanlarımız özgürlüğe kavuşuncaya kadar bizim açımızdan hiçbir yasa, KHK ve anayasal çalışma meşru değildir" değerlendirmesinde bulundu.