Bakan Çelik, HDP milletvekillerinin gözaltına alınmaları ve bazılarının tutuklanmalarına ilişkin son gelişmeler hakkındaki hassasiyetlerini muhataplarıyla paylaştı. Çelik, halkın iradesiyle seçilenlere saygının demokratik yaklaşımlarının temeli olduğunu ancak, ‘teröre, şiddete ve silahlı eylemlere destek olanların seçilmişlik zırhına sığınarak, yargı sistemini tanımama ve her türlü hukuksuzluğu işleme hakkına da sahip olamayacaklarını' belirtti.
‘GÜÇLÜ VE YAPICI DİYALOG OLMAK İSTERİZ'
Çelik, HDP'li milletvekillerinin 3 kere ifade vermek üzere savcılığa davet edildikleri halde, davete icabet etmediklerini, dokunulmazlıkları kaldırılan diğer tüm liderlerin ve milletvekillerinin ifade verdiklerini, ancak HDP'nin bu konuyu ‘PKK adına siyasi propagandaya dönüştürmek istediğini', AB tarafından yapılan açıklamaları da bu amaçla kullandıklarını söyledi.
"Çeşitli olaylarda AB'nin eksik bilgi ile Türkiye Cumhuriyeti makamlarına yönelik tek taraflı çağrı yapmak yerine dengeli açıklamalar yapması gerektiğini" ifade eden Çelik, AB makamlarının ayrıca bazı milletvekillerine Türk yargısına saygı duymaları, PKK'yı ‘terör örgütü' ilan etmeleri ve kınamaları yönünde güçlü mesajlar vermesi gerektiğini, bunu maalesef hiçbir zaman göremediğimizi, AB'nin PKK'nın propagandasına alet olmamasını beklediklerini de vurguladı.
'DENGELİ TEPKİ VERİLMELİ'
Bakan Çelik, ayrıca, Belçika'da PKK'yla iltisaklı özel ve tüzel kişiler hakkında yürütülen soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesinden duydukları rahatsızlığı ve derin hayal kırıklığını da vurguladı.
Bakan Çelik, gelişmeler hususunda AB ile temas içinde olacaklarını, AB'nin ülkemizdeki gelişmeleri doğru anlaması ve dengeli tepkiler vermesi için diyalog kanallarının açık olduğunu da sözlerine ekledi.