Olaya ilişkin davanın görülen ilk celsesinde tahliye olduktan sonra başsavcılığın itirazı üzerine hakkında tutuklamaya yönelik çıkarılan yakalama kararının ardından Çakıroğlu'nun 2. kez tutuklanmasına avukatı itiraz etti.
Abdullah Çakıroğlu'nun avukatı Şemsi Dak, davanın görüldüğü Anadolu 40. Asliye Ceza Mahkemesi'ne itiraz dilekçesi sundu. Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmek üzere sunulan dilekçede soruşturma ve dava süreci anlatılarak sanığın tahliye olduktan sonra hastaneden alınarak tekrar mahkemeye getirildiği belirtildi.
Kovuşturma aşamasında verilen tahliye kararının nihai olduğu anlatılan dilekçede, "CMK 267/1, 104/2 gereğince bu kararlara karşı itiraz yolu öngörülmemiştir. CMK'nın 103. ve 104. maddelerine göre tahliye kararlarına savcılığın itirazı mümkün değildir. Tahliye isteklerinin kabulü kararlarına karşı itiraz yolu yoktur. Bu yönüyle Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nin tutuklama kararı yok hükmünde olan, hakimlerin görevini kötüye kullanmak suretiyle hürriyeti tahdit suçu oluşturan yolsuz bir karardır" denildi.
Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen tutuklama kararına 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulacak bir dilekçe ile itiraz edilebileceği anlatılan dilekçede, "İtirazımın kabulü ile yolsuz olarak tesis edilen tutuklama kararının kaldırılmasına karar verilmesini arz ve talep ederiz" ifadeleri kullanıldı.