Baluken, partisinden bir grup milletvekiliyle Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eş başkanı Gültan Kışanak'ın dün FETÖ Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu'nda önemli açıklamalarda bulunduğunu belirtti.
Baluken, "Sanırım Darbe Komisyonu bu yapılan açıklamaları bir an önce Saray'a servis etmiş olmalı ki ve orada büyük bir panik ve korku dalgası oluşmuş olmalı ki kendisi henüz uçaktan inmeden polisler tarafından gözaltı işleminin başlatıldığı bilgisi bize ulaştı. Biz bu anlamıyla Darbe Komisyonu'ndaki dünkü pratiğin, doğrudan eş başkanlarımız şahsında devreye konan bu darbe saldırısıyla bağlantılı olduğunu düşünüyoruz" ifadesini kullandı.
‘TEK TEK PLANLARI ÇÖKÜYOR'
"Tek tek planları çöküyor. İçeride Kürt halkının iradesini kıramayınca dışarıda Afrin'den Musul'a kadar sahanın da masanın da dışına atılacak şekilde bütün sömürge planları çöktükçe HDP'ye saldırıyor, demokratik siyasete saldırıyor, Kürt halkının onuruna, haysiyetine, iradesine yeni saldırılar geliştiriyor" iddiasında bulunan Baluken, şöyle devam etti:
‘ARKADAŞLARIMIZIN ÇOĞU REHİN POZİSYONUNDA'
"Bunun kabul edilemez olduğunu ve Kürt halkı açısından bir tarihi dönüm noktası olduğunu en başından beri ifade etmek istiyoruz. Şu anda Erdoğan ve AKP'nin yürüttüğü şey savaş hukukuna bile uymuyor. Sömürgeci anlayışla düşman hukuku uyguluyor. Eş başkanlarımızın gözaltına alınma ve gözaltında tutulma gerekçeleri, kurumlarımızın basılma yöntemleri düşman hukukuyla ancak tanımlanabilir. Arkadaşlarımızın çoğu rehin pozisyonundadır."
Gültan Kışanak'ın, dün Darbe Komisyonu'ndaki ifadelerinden rahatsız olunduğunu savunan Baluken, "Ortaya çıkan sonuçta, cemaatin ruhunun AKP'de dimdik ayakta olduğu bir kez daha tescillenmiştir. Sadece cemaatin ruhu değil, fiziksel yapısı da AKP içerisinde dimdik ayakta durmaya devam ediyor. Gültan Kışanak ve Fırat Anlı'nın tutulması nasıl bir darbe zihniyetiyle karşı karşıya olduğumuzu ortaya koyuyor. Ha apoletleri takıp darbeyi yapmışsın, ha sarayda oturup kravat takıp darbeyi yapmışsın. Sonuç, zihniyet, uygulama, mantık aynıdır" dedi.
‘KAN AKTIKÇA ANKETTE OYUNUN ARTTIĞINI DÜŞÜNENLER…'
İdris Baluken, bu saldırıları geliştirmenin bir diğer sebebinin de bugüne kadar kan-anket diyalektiği üzerinden tanımlamış oldukları başkanlık hesapları olduğunu ileri sürerek, şunları kaydetti:
"Kan aktıkça ankette oyunun arttığını düşünenler, şimdi bunun üstüne bir de kan-öfke diyalektiğini, kan-öfkeyi ankette ölçecek yeni bir parametreyi koymuşlardır. Erdoğan bundan sonra hem kanın akıtılması, hem öfkenin büyütülmesi üzerinden Türkiye'nin aslında gündemine bile girmeyi hak etmeyen başkanlık hesaplarını hayata geçirmeye çalışıyor. Ama kendisine buradan sesleniyoruz. Bu öfke öyle senin önüne gelen ısmarlama anket sayfalarına sığacak bir öfke değildir."