Antalya Tenis İhtisas ve Spor Kulübü'nde (ATİK) gerçekleştirilen toplantıya Salı Grubu Başkanı Muharrem Koç ve üye işadamları katıldı. Toplantıda konuşan Karaaslan, Türkiye ile Rusya'nın birbirini tamamlayan iki ülke olduğunu, rakip olmadıklarını söyledi. RTİB Başkanı şu ifadeleri kullandı: “Rusya ekonomisi 2015 nominal rakamlarıyla 1,3 trilyon dolarlık büyüklüğü ile dünyanın en büyük 12. ekonomisidir. Satın alma gücü paritesi ile bakıldığında ise, Rusya ekonomisi 3,6 trilyon dolar ile dünyanın en büyük 6. ekonomisi konumundadır. Rusya dünyanın en yüksek doğal gaz rezervlerine sahiptir. En yüksek petrol rezervine sahip 8. ülke olmakla birlikte petrol üretiminde 3. sırada yer almaktadır. Rusya 2015 yılında 340 milyar dolar ihracat ve 194 milyar dolar tutarında ithalat gerçekleştirmiştir. Rusya 2014 yılında 153 milyar dolar ham petrol, 115 milyar dolar petrol ürünleri ve 55 milyar dolar doğalgaz ihracatı gerçekleştirmiştir. Rusya’nın en önemli ihraç kalemleri petrol ve petrol ürünleri, doğalgaz, metaller (çelik ve alüminyum gibi), kereste ve ağaç ürünleri, buğday, kimyasallar ve silahlardan oluşmaktadır. Rusya’nın en çok ihracat yaptığı ülkeler sırasıyla; Hollanda, Çin, Almanya, İtalya, Türkiye ve Beyaz Rusya’dır. En önemli ithal kalemleri, tüketim ürünleri, makinalar, araçlar, elektronik ürünler, eczacılık ürünleri ile sebze ve meydedir. En çok ithalat yapılan ülkeler ise Çin, Almanya, ABD, Beyaz Rusya ve İtalya’dır.”
Son yıllarda yaşanan ekonomi krize de değinen Karaaslan açıklamalarına şöyle devam etti: “Enflasyon oranı 2015 Mart döneminde yüzde 16,9’a kadar yükselmiş, ancak zamanla azalma Eylül 2016 itibarıyla göstererek yüzde 6,9 seviyelerine gelmiştir. İşsizlik oranı ekonomik sorunlara rağmen önemli bir yükselme göstermemiş olup, yüzde 5,3 seviyelerinde bulunmaktadır. Ekonomik kriz sonrasında hükümet tarafından bazı programlar uygulamaya geçirilmiş ve ithal ikamesi politikalarına ağırlık verilmiştir. Bununla tarım, uçak ve gemi yapımı, otomobil yan sanayi ve bazı diğer endüstrilerde yerli üretim desteklenmeye başlanmıştır. Tarımda geçen yıl yüzde 3 oranında büyüme gerçekleşmiştir.”
'TÜRK-RUS EKONOMİ İLİŞKİLERİ SİYASİ İLİŞKİLERE SON DERECE DUYARLI'
Karaaslan ayrıca şunları söyledi: “Uçak krizinin ardından 2016 Haziran ayından itibaren ilişkilerin yeniden kurulması ve sağlanan işbirliği ortamı umut vermektedir. Diğer taraftan, Türk Akımı Projesi'nin onaylanmış olması geleceğe yönelik önemli bir adım olmuştur. Rusya ile ekonomik ilişkilerin inşaat, turizm, tarım ve enerji konularını da aşacak daha geniş bir perspektife oturtulmasının yararlı olacağı değerlendirilmektedir. Bu kapsamda çalışmaları devam eden serbest ticaret anlaşması (STA) önem taşımaktadır. Özellikle bankacılık ve finans alanlarında daha fazla işbirliği yapılması gerektiği düşünülmektedir. Türk-Rus ekonomik ilişkileri siyasi ilişkilere son derece duyarlı olup, istikrar hayati önem taşımaktadır. Bu iki ekonominin bölgesel olarak yakınlıkları, tarihsel süreç, halklar arasındaki dostluk ve kaynaşma, her iki ülkenin potansiyeli dikkate alındığında ortaya çıkan tamamlayıcılık gibi nedenlerle Rusya ile olan ilişkilerin Türkiye’nin batı ile olan ilişkilerinden bağımsız, ayrı bir perspektif dahilinde ele alınması gerektiği değerlendirilmektedir."
'TÜRK-RUS ÜNİVERSİTESİ PROJESİNİ HIZLANDIRMALIYIZ'
Karaaslan açıklamalarını şöyle sonlandırdı: Rusya ile ilişkilerin istikrarlı ve canlı tutulması, stratejik düzeyde ele alınmasını gerektiren faktörleri dikkate almak gerekir. Ruble ve TL üzerinden ticaret konusunda daha fazla işbirliği ve büyük finansal kuruluşların bu işbirliğine dahil edilmesi ekonomik ve ticari ilişkiler açısından canlandırıcı etkide bulunacaktır. Rus yatırımcılar tarafından bölgede yapılacak özellikle turizm ve tarım alnındaki yatırımlar karşılıklı bağımlılığı artırarak ekonomik ve ticari ilişkilerin istikrar ve gelişimine önemli katkı yapacaktır. Spor ve sağlık turizmine ilişkin tanıtım, girişim ve yatırımların artırılmasının şehir ekonomisine önemli katkıları olacaktır. Şehirde yaşayan Rus vatandaşları ve Türk vatandaşlığına geçmiş Ruslardan Türk-Rus siyasi ve ekonomik ilişkilerinin geliştirilmesi konusunda daha fazla yararlanmak üzere projeler geliştirilmesi yararlı olacaktır. Türk-Rus Üniversitesi projesinin hızlandırılması ve ilave ortak eğitim projeleri geliştirilmesi yarar sağlayacaktır. Kış döneminde özellikle konferans, seminer, eğitim gibi faaliyetler açısından tanıtım ve girişimlerde bulunulması yararlı olacaktır.”