Yılmaz, "Aralık ayında Strasbourg'da yapılacak olan genel kurula bizzat katılacağım ve Avrupa da çok mahcup olacak. Bu durumdan utanacak" ifadelerini kullandı. Sözcü gazetesinden Asuman Aranca'ya konuşan Yılmaz'ın açıklamaları şöyle:
'SELAM-TEVHİD SÜRECİNDE BAŞLADI'
"Öncelikle toplumun Avrupa Yargı Konseyleri Ağı'nın ne olduğunu bilmesi lazım. Ağ, AB'nin kendisi değil. AB ülkelerinin bağımsız yargı kurumlarının oluşturduğu bir birlik. Gayrı resmi bir kimliği var. Türkiye AB'den dışlanıyor gibi bir durum yok. Herkes bunu iyi bilsin. AB üyesi olmadığımız için Avrupa Yargı Konseyleri Ağı'nın asil üyesi değil gözlemci statüsünde bulunuyoruz. 1.5 yıldır özellikle Mustafa Başer — Metin Özçelik ve Selam Tevhid sürecinde onlarla sıkıntı yaşamaya başladık.
'FETÖ'NÜN NE YAPTIĞINI ANLATTIK'
'KAYNAĞI BELİRSİZ BELGELERİ VAR…'
"Kendilerini ikna edecek belge sunmadığımızı, kendilerinin elinde bir takım belgeler olduğunu söyledi. Biz ellerindeki belgelerin ne olduğunu bilmiyoruz. Biz onlara devletin resmi belgelerini sunmak istiyoruz, onlarsa kaynağı belirsiz belgelere, mağdur olduğunu söyleyenlerden aldıkları bilgilere dayanıp bize gerekçe yaptılar. Bizi dinlemeden harekete geçtiler. Evrensel ilkeleri konuşacaksak bu tek taraflı olur mu? Bizi dinlemeden bizden belgeleri almadan hareket edilir mi? Bu hakimlik değildir. Bugüne kadar alınan her bir hakim savcının dosyaları tek tek hazırlanıyor. Hangi delillerin olduğu dosyada mevcut. İtirafçıların beyanları, tanıklar vs. hepsi var. Aralık ayında Strasbourg'da yapılacak olan genel kurula bizzat katılacağım ve Avrupa da çok mahcup olacak. Bu durumdan utanacak."