ABD'de yaşayan serbest gazeteci Ali Abaday'ın Sputnik'e aktardığına göre, Türkçe tercüman gelmemesi nedeniyle iki buçuk saat geç başlayan duruşmada savunma adına ilk olarak Paul Clement söz alarak davanın düşmesini talep etti. Sarraf’ın yakalanması ve suçlanması konusunda savcılığın yetki aşımında bulunduğunu iddia eden Clement, ABD vatandaşı olmayan İranlı iş adamının yaptığı ticaretin de ABD ile ilgisi olmadığını savundu.
Türkiye’den havale için gönderilen paranın, banka tarafından ABD’deki bir bankaya transfer edildiğini söyleyen Clement, hakim Richard Berman’ın sorusu üzerine de bu işlemin Sarraf’ın bilgisi dışında olduğunu açıkladı. Banka dolandırıcılığı iddiasının geçerli olamayacağını savunan Clement davanın düşmesini istedikten sonra sözü Sarraf’ın bir diğer avukatı Benjamin Brafman aldı.
‘CEP TELEFONUNUN ALINMASI ÖNCEDEN TERTİPLENDİ’
Miami’de gözaltına alındığı sırada Sarraf’ın iPhone telefonuna el konmasıyla ilgili olarak konuşan Brafman, gümrükte Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ajanlarının bulunduğunu hatırlatarak bunun önceden tertiplendiğini iddia etti. Bu aşamada gümrük memurunun telefonu isteyerek, şifresini sormasının doğru olmadığını kaydeden Brafman, savunmanın telefonla ilgili arama kararı almış olmasına karşın şifre olmadan içindeki bilgilere ulaşamayacağını ifade etti.
Gümrük görevlilerine verilen yetkiler dahilinde cep telefonu ve tabletlerin de incelenebileceğini söyleyen Lockard, davanın düşmemesi durumunda telefonun içinde bulunan bilgilerin kullanımı konusunda ayrı bir duruşma yapmasını talep etti.
Hakim Berman davanın düşmesi ve telefondan elde edilen bilgilerin kullanımı ile ilgili kararını daha sonra açıklayacağını belirtirken, davaya Sarraf’ın dokuz avukatı katıldı. Davanın düşmemesi halinde esas duruşma 27 Ocak 2017 tarihinde başlayacak.