TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu başkanlığında toplandı. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım ile Adalet Bakanlığı yetkililerinin katıldığı komisyon toplantısında cezaevlerindeki insan hakları ihlalleri masaya yatırıldı.
‘İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE İDDİALARI TİTİZLİKLE İNCELENİYOR'
İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu, insan haklarının korunmasının en temel öncelikleri olduğunu vurgulayarak tutuklu ve hükümlülerle ilgili alt komisyonlar kurulduğunu, ceza infaz kurumlarında düzenli incelemelerde bulunulduğunu, işkence ve kötü muamele iddialarının üzerine titizlikle gidildiğini kaydetti. İnsan hakları ihlali söz konusu olduğu zaman kişinin hangi gerekçe ile tutuklu bulunduğuna bakmadan inceleme yapıldığına dikkati çeken Yeneroğlu, "Bizi komisyonda birleştiren ortak payda her bir üyemizin insan haklarının koruması konusunda hem fikir olmasıdır. Bununla birlikte kötü muamele ve işkence gibi kimsenin müsamaha edemeyeceği konuları bu zorlu günlerde kimsenin kötüye kullanmaması gerektiğini hatırlatmak ister, bunların kara bir propagandaya dönüşmesinin insan hakları iddialarıyla çeliştiğini, ciddi meseleleri sulandırdığını, ülkemizin uluslararası arenada itibarının zedelendiğini hatırlatmak isterim" diye konuştu.
CHP'li Veli Ağbaba ile HDP'li Burcu Çelik Özkan cezaevlerindeki insan hakları ihlallerinden örnekler verdikten sonra TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunda, Cezaevi Alt Komisyonu Başkanı AK Partili Mehmet Metiner söz aldı. Metiner darbe girişiminde bulunan FETÖ üyelerine cezaevlerinde işkence yapıldığı, kendisinin FETÖ'den tutuklananları ziyaret etmek istemediğini söylediği iddialarına sert çıkarak "FETÖ'cü teröristlerin bu yöndeki kara propagandalarına teslim olmayacağız. Algı operasyonlarına teslim olmayacağız. FETÖ'cülere işkence yapıldığı kanaatinde değilim. Bu yönde bir başvuru yok. Ama ben teröristlere gidip 'Size işkence yapılıyor mu?' sorusu üzerinden bir algı operasyonu yapılmasına müsaade edilmemesi gerektiğine inanıyorum. Meclis komisyonunun buna alet edilmemesine inanıyorum, asla onlara işkence yapılmadı. Yakalanma esnasındaki yediği tekme tokatlarla ben ilgili değilim. Ben olsaydım bende aynısını yapardım. Fazlasıyla yapardım. Savaş hukuku geçerlidir, darbecilere karşı direnme meşrudur. Darbecilere karşı o gece elimde silah olsaydı alnının çatından vururdum. Darbecilere karşı milletin direnme hakkı vardır her yolla da direniriz" diye konuştu.
Bu sırada araya giren HDP'li Ayhan Bilgen "Ben toplantıdan çıkıyorum. İnsan Hakları Komisyonu'ndayız. Tekme tokatla falan Türkiye'nin itibarını zedeliyorsunuz. Siz bütün bu davaları şaibeli hale getireceksiniz" dedi. Bunun üzerine Metiner, "PKK terör örgütünün insan hakları ihlallerine de direniriz. Burada Murat Karayılan tarafından tehdit edilen milletvekili arkadaşların var. Niye savunmuyorsun? Siyasiler öldürülüyor niye savunmuyorsun? Hadi oradan FETÖ severler" deyince Bilgen "FETÖ sever ne demek sayın vekiller. Tekme tokat severler" diye karşılık verdi.
Metiner'in cezaevlerinde siyasi tutsak olmadığını, ‘terör suçluları' olduğunu savununca HDP'li komisyon üyeleri toplantıyı terk etti.