Bir televizyon programında 'subliminal darbe mesajı' verdiği gerekçesiyle 10 Eylül'de gözaltına alınan gazeteci-yazar Ahmet Altan ile kardeşi Prof. Dr. Mehmet Altan, 'Darbeye teşebbüs etmek, FETÖ'ye yardım yataklık ve FETÖ'nün propagandasını yapmak' suçlarında tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmişti. Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, Mehmet Altan’ın, 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve terör örgütüne üye olmak' suçlarından tutuklanmasına karar vermiş, Ahmet Altan’ın ise ‘haftada bir gün evine en yakın güvenlik birimine imza verme’ ve ‘yurt dışına çıkış yasağı’ adli kontrol tedbirleri uygulanarak serbest bırakılmasına hükmetmişti.
"Şüphelinin genel yayın yönetmeni olduğu Taraf gazetesinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün amaçlarını gerçekleştirmek, kamuoyu oluşturmak amacıyla yayın hayatına başladığı ve örgütün emir talimatları doğrultusunda haberlere yer verildiği, Balyoz Darbe planı haberlerinin de bu anlayış çerçevesinde manşete taşındığı, Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk, Amirallere Suikast, Poyrazköy, Odatv ve benzeri davaları haberleştirdiği, kamuoyu oluşturarak yayın hayatını sürdürdüğü, şüphelinin de yayın yönetmeni olarak gazetenin yayın politikasını belirlediği, süren yargılamalar sonucunda milli ordunun tasfiye edilerek FETÖ/PDY mensuplarının orduda yükselmelerine ve silahlı kuvvetleri kontrol altına almalarına ilişkin suçlara iştirak ettiği değerlendirilmiştir.
'DARBE TEŞEBBÜSÜNDEN HABERDAR OLDUKLARI KANAATİNE VARILMIŞTIR'
Bu gerekçeler doğrultusundan Cumhuriyet Savcısı'nın itirazını kabul eden mahkeme, Ahmet Altan’ın adli kontrollü serbest bırakılma kararını kaldırılmasına, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından Ahmet Altan hakkında yakalama emri çıkarılmasına karar verdi.
Kararda, şüphelinin yakalanma anından itibaren 24 saat içinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığında hazır edilmesi istendi.