'Özgür Gündem ile dayanışma' davası 15 Aralık'a ertelendi

İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği'nin, PKK propagandası yaptığı gerekçesiyle geçici olarak kapatma kararı aldığı Özgür Gündem Gazetesi ile dayanışmak için Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği yapan gazetecilere açılan davalar bugün başladı. 16 Ağustos'ta kapatılan gazete için nöbetçi yayın yönetmenliği yapan Ayşe Düzkan, Ragıp Duran ile İnan Kızılkaya'nın yargılandığı dava, 15 Aralık 2016'ya ertelendi.

Hakim ayrıca, 13. Ağır Ceza mahkemesine ayrı ayrı açılan 'Özgür Gündem dayanışması' davalarının birleştirilmesine de karar verdi.

DÜZKAN VE DURAN TUTUKSUZ YARGILANACAK

Bugünkü davada Gazeteci Ayşe Düzkan İstanbul Adliyesi'nde hakim karşısına çıkarken aynı davada yargılanan Gazeteci Ragıp Duran ise, yurtdışında olduğu için duruşmaya katılmadı. Gazetenin tutuklu Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya da duruşmaya getirildi. Düzkan ve Duran'ın tutuksuz yargılanmasına karar verildi.

Duruşma öncesinde Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ve DİSK Basın-İş'in de aralarında olduğu gazeteci meslek örgütleri adliye önünde açıklama yaptı.

DÜZKAN, MUSA ANTER'İ ANDI

Açıklamada ilk olarak gazetenin Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı için yargılanan Ayşe Düzkan konuştu. Demokrasi ve basın özgürlüğünü istedikleri için yargılandıklarını dile getiren Düzkan, ölüm yıldönümü dolaysıyla Musa Anter'i andı. Düzkan, Kadri Bağdu'nun da aralarında olduğu çok sayıda dağıtımcısı ve çalışanının öldürüldüğünü anımsattı ve "Bu insanların sesini duyurmak, buna dikkat çekmek için buradayız" dedi.

Düzkan, "Barış ve kardeşlik talepleri, bu ülkenin parçasıdır. Kürtler adil barış istiyor. Benim gibi İzmir kütüğüne kayıtlı olan bir Türk için de barış çok önemli ve gerekli. Çünkü barış olmadıkça, 20 yaşında olan çocuklar askere gidip ölmeye devam edecek" diye konuştu.

'GAZETECİLİK İKTİDARA RAĞMEN ADALETİ SAVUNMAKTIR'

IFJ ve EFJ adına konuşan Barry White da konuşmasında, sadece Düzkan ve Duran'ın değil, asıl olarak basın özgürlüğünün yargılandığı vurgulayarak, "Gazeteciliğin görevi doğruyu söylemek, adaleti savunmaktır, iktidara rağmen" dedi.

TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, gazetecilerin OHAL mağduru olmaya devam ettiğini kaydederek, "Özgürlükler genişletilirse bu baskı sona erecektir" diye konuştu.

TGS Genel Başkanı Uğur Güç, gazetecilerin her türlü olayı haberleştirip, yazabileceğini hatırlattı. Dünyanın hiçbir yerinde bu nedenlerden dolayı tutuklanmanın olmadığını söyleyen Güç, "Yaptıkları, 'suç' olsa bile tutuklanmadan yargılanmaları gerekir. Gazeteciler iktidarların baskısı altında olmamalı. Tüm gazetecilere özgürlük" diye konuştu.

DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren de, "Dayanışmanın suç olmadığını göstermek, basın özgürlüğünü savunmak için buradayız. Demokrasi ve halkın haber hakkını savunmak için buradayız" dedi.

'İKTİDAR 2 ŞEYDEN KORKUYORSA, SONU GELMİŞ DEMEKTİR'

Açıklamada söz alan DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu şunları söyledi:

"İktidar iki şeyden korkuyorsa, sonu gelmiş demektir; birincisi türküler, ikincisi ise gerçekler. Siyasi iktidar bugün gerçeklerden korkuyor. Bu nedenle gerçekleri baskı altına almaya çalışıyor, halka ulaşmasını engellemek için de gazetecileri baskı altına alıyor. Ama biz biliyoruz ki bu halkın gazetecileri, namlunun ucunda da olsalar, hapiste de olsalar gerçekleri halka ulaştıracaklar."

'ÖZGÜR GÜNDEM TURNUSOL KAĞIDIDIR'

HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu ise, Özgür Gündem'in bu ülkenin ifade özgürlüğünün turnusol kağıdı olduğunu dile getirerek yıllarca yaşanan baskı, hukuksuzluk ve katliamlara dikkat çekti. Özgür Gündem'in yaşadıklarının Türkiye'nin demokrasi tarihi olduğunu belirten Keresteciğlu, bugün de 'ileri demokrasi' adı altında aynı şeylerin yaşandığını söyledi. Kerestecioğlu, "Hiç birimiz boyun eğmeyeceğiz, basın özgür olana kadar, hepimiz özgür olana kadar" dedi.

Düzkan, duruşma sonrasında Kızılkaya'nın cezaevinde çıplak arama gibi kötü muameleye maruz kaldığını ve tecrit koşullarında bulunduğunu söyledi.

TANRIKULU: ÖZGÜR GÜNDEM KİMSENİN GÖRMEDİĞİ HABERLERİ YAPIYORDU

Gazetecilerin artık kendi haberlerini yaptığını söyleyen CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, bunun Türkiye'deki demokrasinin yerlerde sürüklenmesinin resmi olduğunu söyleyerek, "Özgür Gündem, kimsenin görmediği haberleri yapıyordu" diye konuştu.

EREN 22 EYLÜL'DE, MAVİOĞLU DA 29 EYLÜL'DE YARGILANACAK

DİSK'e bağlı Basın-İş Sendikası'nın Genel Başkanı gazeteci Faruk Eren 22 Eylül'de; Ertuğrul Mavioğlu da 29 Eylül'de İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak.

Gazeteci Celal Başlangıç, Fehim Işık, Yıldırım Türker, Ayşe Batumlu, İhsan Çaralan, Murat Çelikkan ve Beyza Üstün hakkında açılan davaların ilk duruşmaları da Ekim ayında görülecek. Kasım ayında ise 4 nöbetçi genel yayın yönetmeninin duruşması olacak. Celaletin Can 1 Kasım'da, kısa bir süre cezaevinde tutulan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ve yayıncı yazar Ahmet Nesin 8 Kasım'da İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak.

3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde başlayan dayanışma kampanyasında 100 gazeteci, yazar, insan hakları savunucusu, sanatçı, gazete üzerindeki baskılara dikkat çekmek amacıyla bir günlük yayın yönetmenliği yapmıştı. Kampanya sırasında dayanışmacı yayın yönetmenleri Fincancı, Önderoğlu ve Nesin tutuklanınca, çok sayıda gazeteci yayın yönetmenliği için gazeteye başvuruda bulunmuştu.