İstanbul Yenikapı'da 7 Ağustos'ta gerçekleştirilen Demokrasi ve Şehitler mitingine farklı siyasi görüşlerden yaklaşık 5 milyon kişinin katıldığını belirten Kalın "5 milyon vatandaşımız mitinge katılarak 15 Temmuz darbe teşebbüsü karşısında daha güçlü ve birlik-beraber içinde olduğumuzu gösterdi. Ülkemizde düzenlenen en büyük miting olan bu mitinge iştirak eden TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Binali Yıldırım, ana muhalefet liderleri ve Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar katıldı. Bu tarihimizde bir dönüm noktasıdır" ifadelerini kullandı.
‘BAĞIMSIZLIĞIMIZI ELİMİZDEN ALMAYA ÇALIŞTILAR'
"241 masum insanı katleden, 2000'den fazla vatandaşımızı yaralayan darbeciler, 15 Temmuz gecesi birliğimizi, bağımsızlığımızı ve kimliğimizi elimizden almaya çalıştı" diyen Kalın şöyle devam etti: "Milletimiz ve onun temsilcileri, bu üniformalı teröristlere en güzel cevabı Yenikapı Meydanı'nda verdi. Son 14 yıllık dönemde her alanda önemli adımlar atan Türkiye, bu birlik ve beraberlik ruhuyla önündeki engelleri aşacak; demokrasi, özgürlük ve refah yolunda yürümeye devam edecektir. Bu miting, 2002 yılından itibaren elde edilen büyük başarıların temel unsuru olan siyasi istikrarı, yeni bir birlik ve beraberlik ruhuyla taçlandırması açısından önemlidir. Tarihimizde ilk kez farklı siyasi partileri destekleyen, farklı dünya görüşleri olan vatandaşlarımız aynı ortamda, aynı değerleri savunmak için bir araya gelmişler; bağımsızlığımızı sağlayan Çanakkale ruhunu yeniden yaşatmışlardır. Darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı ve tüm siyasi partilerden gelen açıklamalarla ortaya çıkan birlik ruhu, daha sonra Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 25 Temmuz günü gerçekleştirilen zirve ve nihayet Demokrasi ve Şehitler Mitingi ile kalıcı hâle gelmiştir. Siyaset alanında ortaya çıkan birlik-beraberlik ruhu, önümüze çıkacak tüm engelleri aşmamızın anahtarıdır."
‘DAEŞ'İ CERABLUS'TAN ÇIKARDIK'
Kalın ayrıca şu ifadeleri kullandı: "15 Temmuz'da hain bir saldırıya maruz kalan Türkiye, dış politika alanında başlattığı girişimleri de emin adımlarla sürdürüyor. Haziran ayında atılan adımlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın
St. Petersburg ziyareti ve İsrail ile sağlanan mutabakatın Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabulü ile sonuçlandı. Ulusal çıkarlarımızı korurken bölgesel ve küresel sorunlara çözüm üretmeyi hedefleyen dış politika anlayışımız çerçevesinde son olarak Fırat Kalkanı operasyonu başlatarak DAEŞ terör örgütünü Cerablus'tan çıkardık ve önemli bir başarıya imza attık. Ana muhalefet partilerinden gelen destek açıklamaları, ülke içinde sağlanan birlik ve beraberliğin ulusal çıkarlarımızın korunmasına sunduğu katkının açık göstergesidir. Türkiye, sınırlarını terörist unsurlardan arındırmaya kararlılıkla devam edecektir."
