Çin'in ev sahipliği yapacağı G20 Liderler Zirvesi öncesinde Bloomberg'e konuşan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, zirvedeki ajandası hakkında açıklamalarda bulundu.
Follow our coverage for more from our exclusive interview with Vladimir Putin https://t.co/otlPc1JS85 pic.twitter.com/pmI9hIDOfk
— Bloomberg TV (@BloombergTV) September 2, 2016
Putin, "Bana göre G20'ye (dış politika) karışmasa daha iyi olur. Zira bunun için başka platformlar var. G20 her şeyden önce ekonomi sorunlarını konuşmak için oluşturulmuş bir alan. (…) Suriye sorununu konuşmak içinse başka platformlar bulmak daha iyi. Örneğin BM gibi" dedi.
Öte yandan Rusya ve ABD'nin Suriye konusundaki anlaşmalarını çok yakında ilan edebilecekleri bilgisini de paylaşan Putin, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin görüşmelerde 'çok büyük iş çıkardığını' kaydetti.
'Rusya ve partnerlerinin bu konudaki görüşmelerinin çok yavaş ilerlediğini fakat adım adım doğru yöne doğru gittiğini' belirten Putin ayrıca, "Rusya ve Türkiye de çözüm için anlaşmaya varmayı amaçlıyor" dedi.
'ESAD'IN AYRILMASI NEYE YARAYACAK?'
Putin, Esad'ın görevi bırakmasına yönelik olarak üçüncü ülkelerden gelen çağrıların uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurguladı. "Esad'ın gitmesi gerektiğini söyleyenleri duyduğumda, 'Bu neye yarayacak?' sorusu aklıma geldi. Bu gerçekten uluslararası hukuka uygun mu?" ifadelerini kullanan Putin, sabırlı olunması ve Suriye toplumundaki doğal değişimin beklenmesi gerektiğini kaydetti.
'TÜRK AKIMI ENİNDE SONUNDA GERÇEKLEŞECEK'
Bu arada Putin, Türk Akımı doğal gaz boru hattı projesinin eninde sonunda hayata geçirileceğine inandığını da belirtti. Putin, "En azından projenin, Türkiye'nin iç pazarına sevkiyat imkanını artıracak olan birinci bölümünü (hayata geçireceğimize inanıyorum.) Ama Avrupalı partnerlerimiz isterse ve AB Komisyonu da bunu desteklerse proje doğalgaz transferi yapılacak biçimde genişletilebilir" diye de ekledi.
"(Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan'ın ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin her alanda yeniden canlandırılmasını açıkça istediğini görüyoruz" diyen Putin, Rusya ve Türkiye'nin, Karadeniz, Ortadoğu ve global anlamda pek çok alanda çıkarlarının birbiriyle bağdaştığını da belirtti.
ABD'de Demokrat Parti'ye yönelik siber saldırılara da değinen Putin, "Bir kez daha söylemek istiyorum: Bunun hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Rusya, devlet düzeyinde bu işlerle hiçbir zaman uğraşmadı" dedi.
Putin, açıklamalarına şöyle devam etti: "Hem (Demokrat Parti'nin ABD başkan adayı Hillary) Clinton'ın seçim kampanyası merkezine sızıp bazı bilgileri ele geçirenin kim olduğunun bir önemi var mı? Önemli olan, ele geçirilen bu bilgilerin içeriği. Aslında tartışma konusu yapılması gereken de bu içerik. Bunu yapanın kim olduğunun peşine düşmek gibi ikincil önemdeki sorunlarla toplumun dikkatini asıl sorunlardan uzaklaştırmamak gerek."
'KARŞIMDA SORUMLULUK ALABİLEN İNSANLAR İSTERİM, SOYADININ ÖNEMİ YOK'
ABD'nin kasımda yapılacak seçimlerde belirlenecek başkanının kim olmasını istediği sorusuna da yanıt veren Putin, "Karşımda sorumlu kararlar alabilen ve varılan anlaşmaları uygulayan biri olmasını isterdim. Bu kişinin soyadının ne olacağınınsa hiçbir önemi yok" ifadelerini kullandı.
Diğer taraftan Rusya'nın, ABD'deki seçim sürecine müdahale etmediğini ve etmeyeceğini vurgulayan Putin, "Ama neler olduğunu yakından izleyeceğiz ve seçim sonuçlarını bekleyeceğiz" dedi.
Putin slams both Donald Trump and Hillary Clinton for invoking Russia in their campaign "shock tactics" https://t.co/ewzLY7NyCY
— Bryan MacDonald (@27khv) September 2, 2016
Putim, hem Clinton hem de Trump'ı seçim kampanyalarında 'Rus karşıtı kartı' kullandıkları içinse eleştirdi. Bunun 'dar görüşlü' bir yaklaşım olduğunu belirten Putin, "Her ikisi de kendine özgü farklı şekillerde şok taktikleri uyguluyor. Çok iyi birer örnek olduklarını düşünmüyorum" dedi.
'PETROL ÜRETİMİNİ DONDURMA KARARI ALIRSAK İRAN'A ÖZEL KOŞULLAR UYGULANMALI'
Putin, petrol üretim miktarlarının uluslararası olarak dondurulması fikrini desteklediğini fakat böyle bir durumda İran'a özel koşullar uygulanması gerektiğini de söyledi: "İran kendisine uygulanan malum yaptırımlar nedeniyle çok düşük bir seviyeden başlıyor. İran'ın üretimini yaptırım seviyesinde bırakmak haksızlık olur."
Exclusive: Vladimir Putin on Russia's oil, an output deal, Saudi Arabia and Iran https://t.co/raZLoymeT0 pic.twitter.com/bOVQaBvJS9
— Bloomberg TV (@BloombergTV) September 2, 2016
Rusya ve Japonya 2. Dünya Savaşı'nın bitmesi ardından barış anlaşması imzalayamamasına sebep olan ihtilaflı Kuril Adaları'na da değinen Putin, bu konuda uzlaşıya hazır olduklarını fakat bu uzlaşının adaların takas edilmesi ya da satılmasını içermediğini vurguladı.
Putin, "Bir tür takas ya da satıştan bahsetmiyorum. Taraflardan hiçbirinin kendini yenilmiş ya da kaybetmiş hissetmeyeceği bir çözüm bulmaktan bahsediyorum" diye de ekledi.
Exclusive: Vladimir Putin says compromise is possible with Japan in World War II islands row https://t.co/GaSNVkOcER pic.twitter.com/drX7YwWbop
— Bloomberg (@business) September 2, 2016
Putin, Rusya'da sermaye dolaşımına yönelik kısıtlamalar planladıklarını belirtti. "Sermayenin serbest dolaşımı prensibinden vazgeçmek gibi bir eğilimimiz hiçbir zaman olmadı. En zor ekonomik dönemlerde bile sermaye çıkışını kısıtlama kararı almadım" diyen Putin, dış borca da gereksinim duymadıklarını ve Rusya'nın sahip olduğu rezervlerin ekonomik istikrar için yeterli olduğunu da söyledi.
'EURO BÖLGESİNİN DAĞILMASINI İSTEMEYİZ'
Putin, Euro Bölgesi'nin dağılmasını istemediklerini çünkü Rusya'nın da rezervlerinin yüzde 40'ını euro olarak sakladığını söyledi. Fakat Putin, Brexit'in ardından Euro Bölgesi'nin 'daralabileceğini' belirtti.
Euro area may shrink after Brexit sets a precedent, Vladimir Putin says https://t.co/rzIuM7iYn2 pic.twitter.com/azUk3o6BvE
— Bloomberg (@business) September 2, 2016
PUTİN'DEN ÖZELLEŞTİRME AÇIKLAMASI
Rus petrol şirketi Rosneft'i bu yıl içerisinde özelleştirmek hazırlandıklarını belirten Putin, özelleştirilmesine öncelik verilecek olan petrol şirketi Başneft'in hisselerinin satılması aşamasında bu pazardaki hiçbir aktöre ayrımcılık yapılmaması gerektiğini de ekledi.
Putin, Rosneft'in Başneft'e gösterdiği ilgiye ilişkin bir soru karşısında da, devletin kontrolünde olan bir şirketin bir diğer devlet şirketini satın almasının en iyi seçenek olmadığını fakat devlet bütçesine en fazla parayı kimin sağlayacağının daha önemli olduğunu kaydetti.