Oettinger bu soruya şu yanıtı verdi: “Bu, Türkiye’nin, AB için ekonomik ve coğrafi açıdan stratejik bir ülke olduğuna yönelik bir ifadeydi, (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan hükümetine yönelik değil. Türkiye ile iyi ilişkiler AB açısından önemli. Ancak bugünkü şartlar altında bir üyelik önümüzdeki on yılı aşkın bir süre için gerçekçi değil. Bu daha çok Erdoğan sonrası dönemin bir konusu olacaktır.”
Oettinger, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geri kabul anlaşmasının askıya alınabileceği yönündeki sözleri hatırlatıldığında ise, söz konusu açıklamaların iç kamuoyuna yönelik olduğunu kaydetti.
“Birçok Türk’ün güçlü bir lider istediği anlaşılıyor. O da bunu kullanıyor” diyen Oettinger, “Erdoğan için popülizm ve milliyetçilik yabancı değil. Birçok AB ülkesinde de bu tür hareketlerin güçlendiğini görüyoruz. Bunu çok tehlikeli görüyorum” diye konuştu.
Türk vatandaşlarına Schengen bölgesinde vize serbestisi tanınmasıyla ilgili soruya da yanıt veren Oettinger, Ankara’nın gerekli şartları yerine getirmediğini belirterek terörle mücadele yasasında istenen değişikliklere dikkat çekti.
Oettinger, “Bizim açımızdan hukukun üstünlüğü ve tüm şartların yerine getirilmesi, hızlı olmaktan önce gelir. Türkiye değişiklikler için daha çok zamana ihtiyaç duyuyorsa, bu böyle” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE’DEN GÖÇ TEHLİKESİ VAR MI?
Oettinger, ‘Darbe girişimi sonrasında yaşanan gelişmeler nedeniyle Türkiye’den AB’ye göç dalgası olur mu?’ sorusuna ise şu karşılığı verdi: “Darbe girişimi sonrasında yapılan temizlik hareketi nedeniyle çok sayıda Türkün AB’ye gelebileceği göz ardı edilemez. Gelecek kişiler arasında görevden uzaklaştırılan devlet memurları ve askerler, aydınlar ve gazetecilerle aileleri olabilir.”