"Kendini yalnız hissetmesin ve sevdiğimi belirtmek için yüzük gönderdim. Tektaş değildi. ‘Ben seviyorum. İşe iade edilmezse evinin kadını olur' deyip gönderdim. Haberden, gözaltına alındıktan sonra teklif etmişim gibi sonuç çıkıyor. Bu yanlış. 15 Temmuz'dan önce kararlaştırdığımız bir durumdu. Tanışma, konuşma, karar evresi bitmişti."
Yüzüğü avukatı aracılığıyla gönderdiğini belirten Mehmet Demir, şu ifadeleri kullandı:
"Hâkime hanım reddetmedi, tutanakta ‘Reddedildi' diye geçmiyor. Bu süreci atlattıktan sonra yüzüğü benim vermemi istediği için iade etmiş. Zaten birkaç gün sonra serbest bırakıldı. Ailesinin yanında şu anda. Reddedilme meselesi, şahsımı yıpratma amaçlı, rencide edici bir durumdur. Bunu kabullenmek mümkün değildir."
'BAŞKALARINA TEKLİF ETMEDİM'
"Teklifimi kabul etmişti. Hayatımda ilk kez evlenme teklifinde bulunuyorum. Daha önce başkalarına teklif yaptığım iddiası gerçek değil. Emniyet ve güvenlikten sorumlu vali yardımcısıyım. Sur'daki operasyonları yönettik, sivillerin burnu kanamasın diye elimden geleni yaptım. Ancak sevenimiz, sevmeyenimiz var. Bu nedenle beni yıpratmak isteyenler olabilir."
"Babası gelmişti. Arkadaşlardan (polis) babasıyla görüştürmelerini rica ettim. Beraber emniyete gittik. Ben müdür beyle oturdum. Babası hâkime hanımla üst katta görüştü. Zaten gözaltındakilerin aileleri ile görüşme hakkı vardır. Ayrıca polislere, gözaltında bulunan herkese insan hakları çerçevesinde adil davranmalarını söyledim" diye konuştu.
