Türkiye ile Suriye arasında gizli görüşmeler yapıldığı iddiası bir süredir özellikle Arap ve Cezayir basını tarafından gündeme getiriliyordu. Cerablus operasyonundan kısa bir süre önce Milli İstihbarat Teşkilatı'ndan (MİT) üst düzey bir yetkilinin Şam'da, Suriye istihbaratından yetkililerle görüştüğü iddia edildi.
‘RESMİ SIFATLA MÜZAKEREDE BULUNMADIM'
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Dışişleri Bakanı Velid Muallim, Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Miktad, Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Ali Memlük ve diğer güvenlik görevlileriyle görüşmeler yaptıklarını aktaran Pekin, resmi sıfatla müzakerelerde bulunmadığını belirtmekle birlikte, iki ülke arasındaki görüşmelere aracılık ettiğini kaydetti:
"Türkiye ile Suriye arasındaki beş görüşmeye katıldım. Bu görüşmeleri Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkileri geliştirme açısından bir zemin yoklaması için yaptık. Aynen Rusya'da olduğu gibi. Rusya'daki görüşmelerde de aynı şeyi yapmıştık. Türkiye ile Suriye arasında, iki hükümet arasında işbirliğini geliştirebilir miyiz diye yaptık. Ama her gidişimde haber verdim ilgililere, Dışişleri Bakanlığı'na. Onların talimatıyla bu görüşmeleri yaptığımız algısı oluşmaması için, giderken bizi kabul etmediler ama dönüşlerimizde bilgi vermek üzere kendilerini aradık. Ve her seferinde Dışişleri Bakanlığı'na gittim ve bilgi verdim."
‘RESMİ GÖRÜŞME YAPILSAYDI BİZE BİLGİ VERİLİRDİ'
Suriye'ye 5 kez heyet olarak ziyarette bulunduklarını aktaran Pekin, bu ziyaretlerden ikisini geçen yıl, üçünü ise bu yıl yaptıklarını belirtti. Temasları sırasında, Ankara ile Şam arasında resmi görüşmeler yapıldığına dair herhangi bir bilgilerinin olmadığını söyleyen Pekin, "Resmi bir görüşmeden haberdar değildik. Yani bizim dışımızda resmi bir görüşme olup olmadığı konusunda bilgimiz yoktu. Görüşmeler sırasında böyle bir görüşme olsaydı bize söylerlerdi. Esad da söyleyebilirdi, Esad'la birlikte diğer Suriyeliler de söyleyebilirdi" dedi.
Ziyaretlerinde özellikle güvenlik yetkilileriyle Suriye'deki son durumu inceleyip tartıştıklarını söyleyen İsmail Hakkı Pekin, temaslarının içeriğine ilişkin şunları aktardı:
"Muhaberat'ın başındaki arkadaşla daha evvelden ben Adana Mutabakatı kapsamında, o emekli tümgeneral ile görüşüyordum. Onlar bize Suriye'deki son durumu anlatıyorlardı ve Türkiye ile Suriye'nin arasının düzeltilmesi, ortak bir güvenlik konsepti uygulamasını anlatıyorlardı. İşler nasıl düzeltilebilir, nasıl görüşülebilir, iki ülke birbirine karşı nasıl adım atabilir bunları tartışıyorduk. Her seferinde de, geldiğimizde bunları anlatıyorduk. Bunlarla ilgili, daha alt kademeden resmi görüşmelerin yapılması gerektiğinden bahsediyorduk."