Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kurtulmuş'un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
‘TÜRKİYE TOPRAKLARINA ATILAN FÜZELER BİZİ RAHATSIZ EDİYOR'
Suriye'nin toprak bütünlüğünü ortadan kaldıracak, 2 ya da 3 farklı devlet yapılanmasının ortaya çıkmasının artık son hazırlıkları anlamına gelecek gelişmelere Türkiye seyirci kalmayacağını ifade ediyor. Çok yakinen, anbean takip ediyoruz.
‘TÜRKİYE ULUSLARARASI TOPLUMLA, KOALİSYONLA İŞBİRLİĞİ HALİNDE ÇALIŞIYOR'
Bizim başından beri söylediğimiz Cerablus'un IŞİD'in elinde olması kabul edilebilir değildir. IŞİD üretilmiş bir örgüttür. Suriye'nin kuzeyinde diğer unsurlar da var. Bu etnik kültürel zenginliğin devam etmesinden yanayız. Cerablus'un IŞİD'den alınması, Musul'un IŞİD'den alınması konusunda Türkiye uluslararası toplumla, koalisyonla işbirliği halinde çalışıyor.
Güvenli bölge meselesini tekrar gözden geçirmek lazım. Suriye'de uzun bir süredir devam edecek vekalet savaşı dönemi vardı. ABD ve Rusya bu vekalet savaşlarını sürdürürse birbirleriyle savaşacak noktaya geldiler. Dolayısıyla hiçbir gücün Ortadoğu ve Suriye üzerinde birbirleriyle savaşacağını sanmıyoruz.
Vekalet savaşlarının limitlerini doldurmuş olması, Suriye'de barış için bir şans olabilir. Uçak krizinin aşılması Suriye'de barışın ortaya konulması için bize şans tanıyacaktır. Düne göre daha avantajlı bir noktadayız. Uluslararası camia Suriye'de barış perspektifi geliştiremediği için bir çözüm ortaya koyamadı.
‘ELİ KANLI REJİMİN DEVAM EDİP ETMEYECEĞİ SURİYE HALKININ VERECEĞİ BİR KARARDIR'
Suriye'de kimin işbaşında olacağına karar vermek, Suriye halkının kararı. Eli kanlı rejimin devam edip etmeyeceği Suriye halkının vereceği bir karardır. Buna karar verecek biz değiliz. Çevre ülkeler de değildir. Buna karar verecek Suriye'nin farklı toplumsal gruplarıdır. Suriye halkının bütün taraflarının düzgün bir şekilde temsil edilmesi gerekir.
‘SİLAHI BIRAKACAK TARAFLARDAN BİRİ ESAD REJİMİDİR'
Arap Baharı sırasında sanki birkaç ay içinde sanki Suriye'de de rejim değişikliği olacak diye inanış ortaya çıktı. Önce iç savaş arkasından vekalet savaşları ve sonrasında büyük savaş ortamına gelindi. Suriye'deki bu iç savaşla başlayan süreç olmasaydı çok açık söylüyorum IŞİD olmayacaktı. IŞİD dediğimiz bu küresel örgüt ortaya çıkmayacaktı. Eğer Irak'ın işgaliyle başlayan süreç olmasaydı, IŞİD meselesi olmazdı. Bu bizim tek başımıza önleyebileceğimiz bir süreç değildi. Tek başına hiçbir ülkenin bunu önleyebilme kabiliyeti yoktu. Türkiye tek başına bu politikayı ortaya koyacak durumda değildir. Böyle bir imkanımız yoktu.
‘TÜRKİYE'NİN BURADA EKSİKLİKLERİ VE HATALARI OLABİLİR'
Türkiye'nin burada eksiklikleri ve hataları olabilir. Büyük bir sorunla karşı karşıyasınız. Karşınızda terör örgütleri var. Bu terör örgütlerini kullanan vekalet savaşlarının patronları var. Bu tablo içerisinde Türkiye'nin öngörülerinde de birtakım eksiklikler olmuştur ve atamadığı adımlar olmuştur. Amacımız bunların üzerinden bir siyasal tartışma oluşturmak değil.
‘TÜRKİYE'NİN EKSENİNİN KAYDIĞINI SÖYLEMEK TÜRKİYE'Yİ TANIMAMAKTIR'