Başbakan Binali Yıldırım, "Bir genel başkan yardımcımızın kardeşi asker de tutuklandı. Şimdi onun hesabını bundan sormamız doğru bir şey değil" diyerek AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli'ye sahip çıktı. Ancak partide Dişli'nin istifa etmesi gerektiğini düşünenlerin sayısı az değil.
Cumhuriyet'ten Emine Kaplan'ın haberine göre, son MKYK toplantısında bazı üyelerin yüzüne karşı ‘gereğini yap' mesajı verdiği, tartışmaya girmeyen Dişli'nin toplantı salonunu terk ettiği öğrenildi.
GÖZLER BAŞBAKAN'DA
Partinin geçen haftalarda yapılan kapalı grup toplantısında bazı milletvekilleri konuyu gündeme getirmiş, darbecilerle akraba olanların bulundukları görevden istifa etmesi gerektiğini dile getirmişti.
Başbakan, önceki gün medya temsilcilerine yaptığı açıklamada, "Burada milat 17-25 Aralık. Onun öncesine gidersek bu işin içinden çıkamayız. Siyasette de ölçü bu. Biz yan yana çalıştığımız arkadaşlarımızla ilgili endişe duyarak, kuşku duyarak bir arada olamayız. Bir genel başkan yardımcımızın kardeşi asker de tutuklandı. Şimdi onun hesabını bundan sormamız doğru bir şey değil. Bu tip ilişkiler olabilir, yakınındakilerin birtakım ilişkileri olabilir. Ama o ilişkilere bizim arkadaşlarımız bilfiil destek veriyor, onu savunuyorsa ayrı bir şey, değilse ayrı bir şey" diyerek Dişli'ye sahip çıktı.
GEREĞİ NİYE YAPILMIYOR?
AK Parti'nin kapalı grup toplantısından bir gün sonra 3 Ağustos'ta toplanan MKYK'de de Dişli'nin durumu gündeme geldi. Bir MKYK üyesi, "Binlerce kişi gözaltına, açığa alındı. Biz kendi içimizde gözden geçirme yapmadık. Kardeşi darbeci olan kişi halen görevinde. Bununla ilgili gereği neden yapılmıyor, gereğini ne zaman yapacak" diyerek Dişli'nin istifa etmesi gerektiğini söyledi. Bazı MKYK üyeleri de bu görüşe destek verdi. Açıklama yapmayan Dişli, kendisiyle ilgili değerlendirmelerin yapıldığı sırada toplantı salonundan çıktı.
‘İNTİHAR EDERİM DEDİ' İDDİASI
Parti kulislerinde, 15 Temmuz'dan önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a kardeşi Mehmet Dişli'nin FETÖ'cü olduğuna ilişkin bir istihbarat notunun gittiği, bunun üzerine Erdoğan'ın Dişli'yi yanına çağırdığı ve bu istihbaratın doğru olup olmadığını sorduğu konuşuluyor. Dişli'nin de Erdoğan'a "Böyle bir şey söz konusu olamaz. Olursa intihar ederim" dediği belirtiliyor.