Hürriyet'ten Fikret Bila'ya konuşan eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Cumhurbaşkanı'nın yaverlerinin seçilme prosedürünü detaylarıyla anlattı.
Özel, askeri hakimlerin nasıl atandığına ilişkin işleyişi de şöyle aktardı: "Askeri hâkim atamalarına Genelkurmay müdahil değildir. Askeri hâkimlik bir sınıftır. Piyade sınıfı, topçu sınıfı gibi. Askeri hâkimler için ayrı bir yasa var. Askeri hâkimler 3’lü kararname ile atanır. Milli Savunma Bakanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın imzasıyla. O nedenle askeri hâkimlerle Genelkurmay’ın bir ilgisi yoktur. Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, Milli Savunma Bakanlığı’na bağlıdır. Askeri hâkimlerin sicillerini de Genelkurmay vermez.”
Bila'nın yazısında, tutuklanan Genelkurmay Adli Müşaviri Albay Muharrem Köse'nin bu konuma nasıl geldiği ise şöyle aktarıldı: "Bu konuda yaptığım araştırmaya göre Köse’nin atanmasına ilişkin süreç şöyle gelişti: Necdet Özel Paşa, 2011 yılında Genelkurmay Başkanlığı görevini aldığında, Genelkurmay Adil Müşaviri Tümgeneral Hıfzı Çubuklu tutukluydu. Yerine bakan albay da bir süre sonra emekli oldu. Genelkurmay Adli Müşavirliği böylece boş kaldı. Necdet Paşa o zaman, Genelkurmay İkinci Başkanı’ndan Genelkurmay’a bir adli müşavir bulunmasını istedi. İkinci Başkan, hukukçu subaylar arasında araştırma yaptırır. Askeri Yargıtay Üyesi Albay Muharrem Köse’nin adli müşavirlik için uygun olduğu kanaatine varır. Bu tercihin nedenlerinden biri Köse’nin alanında doktora yapmış bir uzman hukukçu olmasıdır.
İkinci Başkan, Necdet Paşa’ya, adli müşavir olarak Muharrem Köse’yi önerir. Necdet Paşa, müşavirlikten daha üst bir görev olan Askeri Yargıtay üyeliğinden müşavirliğe atanmanın doğru olup olmayacağını sorar. Köse’nin Askeri Yargıtay üyeliğini bırakıp adli müşavirlik görevini üstlenmeye hazır ve istekli olduğu yanıtını alır ve atama yapılır. Ancak, bir sure sonra Köse’nin, FETÖ’cü olduğu iddiaları yayılır. Necdet Paşa, Köse’yi çağırıp sorar, 'Senin hakkında paralelci olduğuna dair iddialar var. Var mı ilişkin, ne diyorsun?' Köse, 'Hayır komutanım' yanıtını verir. Necdet Paşa, Milli Savunma Bakanlığı’na yazı yazarak hakkında soruşturma isteyeceğini, kendisinin bakanlığa başvurmasının yerinde olacağını söyler. Özel Paşa, Bakanlığa yazı yazarak Köse hakkında soruşturma ister. Bunun üzerine Milli Savunma Bakanılığı, bir müfettiş görevlendirir ve inceleme yaptırır. İnceleme sonunda gelen rapor temizdir. Köse görevine böylece devam eder."
Diğer taraftan Özel, askeri liselerin kapatılması gibi düzenlemelerde ise acele edilmemesi gerektiğini söyledi: "TSK’nın geleneksel ve kurumsal yapısı ile emir-komuta birliğinin dikkate alınmasının ve konunun daha detaylı bir şekilde incelenmesinde yarar görürüm."
CANLI YAYINLARA, YILDIRIM'IN TALEBİYLE KATILMIŞ
Öte yandan Özel, darbe girişimi gecesi siyasilerin talepleri üzerine yoğun bir telefon trafiğine başladığını da ifade etti. Anlattıklarına göre Özel Genelkurmay Başkanı’na, 2. Başkan’a, Kara Kuvvetleri Komutanı’na, Jandarma Genel Komutanı’na, 2. Ordu Komutanı’na, Ege Ordu Komutanı’na, 4. Kolordu Komutanı’na ulaşamadı. Başbakan Binali Yıldırım’ın Özel Kalemi, Özel'i aradı ve Yıldırım'ın bir ricasını iletti. Yıldırım’ın ricası ise Özel'in telefonda konuşmasıydı. Nitekim Özel, bu talep üzerine o gün iki haber kanalında canlı yayına katıldı.
Bu arada Özel, Hasdal Cezaevi’nde tutuklu olan general, amiral ve subaylara yaptığı eve eleştirilmesine sebep olan ziyareti de anlattı. Bu ziyaretle ilgili birçok iddia ortaya atılmıştı. Ahmet Zeki Üçok, bu ziyarette tutuklu olan Hava Orgeneral Bilgin Balanlı’nın Özel'e, “FETÖ, CIA işidir” dediğini, Özel'in de “Aynı kanaatteyim” dediğini öne sürmüştü. Özel, aralarında böyle bir konuşma geçmediğini belirtti: "O ziyareti 2011 Ekim ayında yaptım. Daha ortada FETÖ lafı yok. Cemaat var ama terör örgütü nitelemesi yok. O tarihte FETÖ, CIA konuşması niye geçsin ki? O tarihte böyle bir olay yok. 2011’de kim biliyordu bunu? Bunlar asılsız iddialardır.
Ben o ziyarette 5-6 kişiyle görüştüm. İddianameyi Genelkurmay Başkanı olunca okuduğumu, dava açıldıktan sonra göreve geldiğimi söyledim. Ben elbette sizleri tanıyorum dedim. Diyalog yoluyla sorunları çözmeye çalışacağımı belirttim ve öyle de yaptım."
'YERLERİNE FETÖ'CÜLERİ ALDIĞIMI SÖYLÜYORLAR, BÖYLE BİR ŞEY YOK'
Özel şöyle devam etti: "2011’de göreve gelir gelmez, tutuklu olan arkadaşların görev sürelerinin uzatılmasını Başbakan ve Cumhurbaşkanı’na ilettiğimi ve kabul gördüğünü belirtmiştim. Ondan sonraki yıllarda hâlâ tutuklu olup hüküm giymemiş, rütbe bekleme süresini doldurmayan hiçbir general ve amirali Yüksek Askeri Şûra gündemine almadım.
‘Necdet Paşa bizi tasfiye etti, yerimize FETÖ’cüleri aldı’ diyorlar. Böyle bir şey yok. Sadece emekliliği gelmiş olanlar emekliye sevk edildiler. YAŞ Genelkurmay Başkanı’nın tekelinde bir kurul değildir. 2010 Şûra’sında tutuklu olan üç arkadaşımız bir üst rütbeye yükseltildiler. Ancak Başbakan ve Cumhurbaşkanı onaylamadı. 2014’e kadar beklediler.
Ben 2014’te siyasi iradeye teklifte bulundum. Kabul ettiler ve bu arkadaşlara yükseltildikleri rütbeler verildi ve o rütbeden emekli oldular. Ayrıca ben birçok yasal değişiklik teklifi de yaptım ve kabul gördü. Benim arkadaşlarıma destek için ne kadar uğraş verdiğime sayın bakanlar şahittir. Tutuklu olup Yargıtay’ca hükmü onaylanan arkadaşlardan 60 kadar kişiyi ihraç etmedik. Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvuruların sonuçlarını bekledik. 2014-2015 yıllarında Balyoz mağduru arkadaşlar terfi ettiler. İç hukuk yolları tükenmemiştir diye Anayasa Mahkemesi bireysel başvurularını bekledik."
'YÜREĞİM YANDI, BU KADAR HİZMET ETMİŞİZ…'
Özel şu ifadeleri de kullandı: "Keşke bu olay yaşanmasaydı da biz de devreye girmeseydik. Yüreğim yandı. Bu kadar hizmet etmişiz. 2011’de travma geçiren TSK’yı devralmışım, 4 sene emek vermişiz. 1980 müdahalesinde ben Kıbrıs’taydım. Böyle bir olay duymadım o zaman. Halkın üzerine ateş açılması… Bir pilotun Meclis’i bombalaması… Nasıl olup da bir pilot bunu yapabiliyor?… Bunlar vahim."