Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, FETÖ iddianamesini hazırlayan Savcı Serdar Coşkun, 15 Temmuz darbe girişiminden iki gün önce mahkemeye sunduğu 'Cemaat ana iddianamesi'nde, darbe uyarısı yapmış.
İddianamede, "Cemaat imamları, gizli emellerini gerçekleştirmek yani devleti tamamen ele geçirerek, istedikleri siyasal sistemi kurabilmek için faaliyete geçerek darbe senaryosunu ortaya koymuşlardır" değerlendirilmesi ile cemaatin nihai hedefinin, 'kainatı yönetmek' olduğu, FETÖ'nün her kurum ve kuruluşa sızmayı amaçladığı savunuldu. İddianamade yer alan bilgiler özetle şöyle:
"Örgütün nihai hedefi, başta Türkiye olmak üzere ‘dünya üzerinde bir hegemonik güç haline gelerek devletleri perde gerisinden yönetmek', dünya ve Türkiye üzerinde egemen tek güç haline gelebilmektir. Örgütün yöntemi, devlet kurumlarını, yerleştirdiği mensupları ile ele geçirip perde gerisinden devleti örgüt amacı yönünde yönlendirip yönetebilmektir.
Örgüt, ütopik bir cemaat egemenliği diktası kurmak istemektedir. Ütopik bir amaca yönelik, uğrunda sayısız fedakârlık yapılan projeye, tehlikeli bir dogmatizmle bağlanma sorunu vardır. Ütopya, devleti el altından örgütün/cemaatin ve en başta kâinat imamının yönettiği bir projedir. Bir başka ifade ile önce Türkiye Devleti anayasal kurumları birer birer ele geçirilecek ve devleti perde arkasından örgütün kurucusu ve yöneticisi şüpheli Fethullah Gülen ve emrindeki 'baş yüceler' idare edecektir.
'GÜLEN'İN DEVLETİ ELE GEÇİRME MODELİ, MUSSOLİNİ VE HİTLER'DEN ÇOK HUMEYNİ'YE BENZEMEKTEDİR'
Fetullah Gülen'in devleti ele geçirme modeli, Mussolini ve Hitler'den çok Humeyni'ye benzemektedir. Gülen, bir siyasi parti olmadan, seçime girmeden, yetiştirdiği kamugörevlilerini kendine bağlayıp itaat ettirerek fedakarlık kültürü altında seçilmişlik duygusuna dayanarak devleti teslim almayı ve dışarıdan alternatif hiyerarşi üzerinden yönetmeyi amaçlamaktadır."