Torun, burada yaptığı konuşmada, şunları söyledi:
"Dini adam devşirmek ve para toplamak için kullanan ama gayesi dini olmayan, gayesi uluslararası güçlerin emirleri doğrultusunda Türkiye'yi kaosa sürüklemek olan bir örgüt. Eğer 15 Temmuz gecesi bunlar maazallah başarılı olsaydı, Türkiye bugün Suriye'den farksız hale gelmişti. Türkiye, 15 Temmuz öncesi ve 15 Temmuz sonrası diye bir miladı yaşadı ve bunu yaşamaya devam ediyor. Türkiye'de milli birlik ve beraberlik, aslında had safhaya ulaştı. Şu an iktidar ile muhalefet, birçok konuda farklı düşünse de bu konuda beraberdir. Yani bu örgüt, bir anlamda Türkiye'yi de birleştirmiş oldu.''
"Demokrasiyi adeta bir din haline getiren Batılılar, darbeyi başlangıçta kınamıyorlar" diyen Torun, şöyle devam etti:
"Bekliyorlar ve sonra taraflara itidal tavsiye ediyorlar. Hangi taraflarsa bunlar? Ne zamanki darbe püskürtülüyor, o zaman 'Biz demokratik rejimden yanayız' diyorlar. Burada Batı'da ciddi bir ikiyüzlülük ve samimiyetsizlik var. Biz de bunlara, 'Türkiye'ye gelip bizi sigaya çekmeye çalışmayın, siz önce kendinize bakın' diyoruz. Bu doğrusu açıkça esef verici. Bunu da görüştüğümüz gazetecilere söylüyoruz."
'İNSANLAR İKİYÜZLÜLÜĞÜ KALDIRAMIYOR'
"17 senedir bu adamı saklayanlar ve saklamaya da devam edenler, kapısına FBI ajanlarını dikenler, oraya kimlerin geldiğinden, neler konuştuklarından haberleri yok mu da bizden delil istiyorlar? Bu kadar ikiyüzlülüğü insanlar kaldıramıyor. Türkiye'de bu anlamda darbe sonrası Batı'ya karşı kızgınlık ve öfke var."
TBMM Heyeti, daha sonra elçilik resmi konutu bahçesinde verilen resepsiyonda, Türk sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri ve davetli yabancı konuklarla sohbet etti.
Heyet, bugün Kanada Federal Parlamentosu ve düşünce kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya gelecek.