Tunceli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Candan Badem ‘Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olmak ve darbeye teşebbüs’ suçlamalarından ifade verdi, 1 günlük gözaltı süresinin ardından adli kontrol şartı ve yurt dışına çıkış yasağı getirilerek bırakıldı.
Badem, Sputnik’e yaptığı açıklamada kendisine ‘FETÖ’ye üye misiniz’, ‘Toplantılarına katıldınız mı’, ‘Bank Asya’da hesabınız var mı’, ‘Hangi kredi kartlarını kullanırsınız’, ‘Dershaneye gittiniz mi’, ‘KPSS sınavına girdiniz mi’, gibi, Gülen cemaatiyle ilişkilendirilebilecek sorular yöneltildiğini söyledi.
Badem “Aleyhime delil olarak odamda bulunan bir kitap var, ondan soru geldi; ‘Niye aldınız’, ‘Nereden aldınız’ gibi komik sorular. Dedim ki; merak ettiğim için ve o kitapta Fethullah Gülen aleyhine kullandığım ifadeler var, onların zaten altını çizip yüklemiştim” dedi.
‘ÜNİVERSİTE İLE SAVCILIK BİRBİRLERİNİ BAHANE EDİYORLAR’
Üniversitedeki odasında ihbar üzerine mi yoksa soruşturma kapsamında mı arama yapıldığına ilişkin soruyu yanıtlayan Doç. Dr. Badem “Bir kere öncelikle üniversite bana soruşturma açtı. Görevden uzaklaştırdı. Hem üniversite hem de adli makamlar, ikisinin de ellerinde bir şey yok ama birbirilerini dayanak yapıyorlar. Garip bir kısır döngü içindeler. Üniversite benim hakkımda savcılık soruşturmasını bahane ediyor. Savcılık da üniversitenin beni açığa almasını bahane ediyor. Ve ellerinde delil yok. Odamı arayıp delil bulmaya çalışıyorlar. Sadece ben değil. Üniversite 30 kişiyi açığa aldı. Bunlardan ikisi Eğitim-Sen üyesi ve ‘barış’ imzacısı; ben ve Veysel Demir hoca” dedi.
‘REKTÖRE DAVA AÇTIM DİYE BENDEN KURTULMAK İSTEMİŞ OLABİLİRLER’
Hakkındaki soruşturmanın devam ettiğini kaydeden Candan Badem, ‘durumu bahane eden üniversitenin yetkisi olduğu halde, üç ay boyunca kendisini görevine iade edeceğini düşünmediğini’ ifade etti.
Doç. Dr. Badem, Gülen cemaatiyle bir bağı ve yakınlığı olmadığı halde neden hedef alındığına ilişkin ise şunları söyledi:
“Rektör beni sevmiyor açıkçası. FETÖ soruşturulmasına karıştırılmam, tamamen bu soruşturmalara gölge düşürmek için yapılıyor diye düşünüyorum. Rektörlük açısından ise zaten sevilmeyen bir unsurum. Rektöre karşı açılmış iki davam var. Tarih bölümüne alınan öğretim üyeleriyle ilgili ikisine de dava açtım. Ayrıca senatoda rektörle tartışmalarım oldu. Yerel basına yansıdı. Dolayısıyla rektörlük zaten benden kurtulmak istemiş, bunu da bahane etmiş olabilir.”