“Çok saçma. Gerçek olan şu ki; vize serbestisi konusunda şartlar var ve bu tüm taraflarca biliniyor. Türkiye bu şartları karşılamak için gerekli adımları atmayı taahhüt etmiştir. Henüz şu anda durum böyle değil ve Türkiye’nin önünde daha yapması gerekenler var. AB Komisyonu Türkiye’nin bu şartları yerine getirip getirmediğini veya ne zaman getireceğini yakından inceleyecektir. Açık olan şu ki; hem AB hem de Türkiye açısından ortak çözüm bulunması tarafların çıkarına. Tarafların birbirine ültimatom vermesi ve tehdit etmesinin bir faydası yok.”
‘TÜRKİYE SAYGIYI HAK EDİYOR’
Alman Dışişleri Bakanı Steinmeier, Türkiye’nin anlaşmayı askıya alması ihtimaline karşı AB’nin bir B planına ihtiyacı olup olmadığı sorusuna ise, "B planı konusundaki spekülasyonlara katılmak istemem. Bizim üzerinde anlaşılan hususlara bağlı kalmamız gerekir. Bu somut olarak şu demek: AB, Türkiye’deki sığınmacıların barınması ve eğitimleri için kaynak verecek, Ankara ise bu insanlara bu imkanları sunacak. Şunu da ilave etmeme imkan verin: Türkiye kısa bir sürede çok yüksek sayıda sığınmacıyı kabul etti. Bundan dolayı Türkiye saygıyı hak ediyor. Bu durum tartışmalar arasında gözden kaçıyor” karşılığını verdi.
Steinmeier, darbe girişimi sonrasında gerçekleştirilen çok sayıdaki gözaltı ve tutuklamalar ile idam cezasının gündeme gelmesi üzerine AB üyelik sürecinin dondurulup dondurulmaması gerektiğine ilişkin soruya ise şöyle yanıt verdi:
“İlişkileri kesmek, politikada düşünebilecek en kötü yoldur. Biz, Türkiye’ye dönük söylemlerimizde açığız. Görüş farklılıkları olan noktaları en açık şekilde dile getiririz. İdamın yeniden getirilmesinin AB üyelik sürecine etkisi olacaktır. Bu Avrupa değerleriyle bağdaşmaz.”
‘DARBE GİRİŞİMİ ÖNLENDİĞİ İÇİN MUTLUYUM’
Alman Dışişleri Bakanı Steinmeier, “Darbe girişiminin arkasında Gülen mi var?” sorusuna yanıt olarak ise, ”Türk hükümetinin darbe girişimini yapanlara yönelik yasal ve siyasal önlemler alması en doğal hakkı. Türkiye darbe gecesi uçurumun kenarındaydı, ben darbe girişimi önlendiği için mutluyum. Ancak şu ana kadar alınan önlemlerin bazıları ölçüyü aşıyor. Darbeyle doğrudan ilişkisi kesin olmayan on binlerce memur, öğretmen ve hakimlerin ihraç edilmesi, binlerce okulun ve eğitim kurumunun kapatılması ve çok sayıda gazetecinin tutuklanması olamaz. Türk hükümeti darbe girişiminin arkasında Gülen hareketinin olduğunu açık şekilde dile getirdi. Bizim beklentimiz, hukuk devletine yakışır bir süreç içerisinde sorumlu olanların tespit edilmesi” dedi.