‘ERDOĞAN VE AKP BU DARBE GİRİŞİMİNDEN DOĞRU DERSLER ÇIKARMADI'
Devam eden tehlikenin ya da riskin bertaraf edilmesi için HDP olarak kendi çözüm önerilerini ilk günden itibaren bütün kamuoyu ile paylaştıklarını belirten Baluken, şöyle devam etti:
"Özellikle bu uyarılarımıza rağmen halen Erdoğan ve AKP'nin bu darbe girişiminden doğru dersler çıkarmadığını üzülerek belirtmek istiyoruz. HDP olarak böylesi bir darbe zemininden çıkışın ilkelerini demokrasi, insan hakları, hukuk devleti ve toplumsal barış olarak tanımlamıştık. Maalesef bugün belirtmiş olduğumuz 4 ilkenin de siyasi iktidar tarafından rafa kaldırıldığını, askıya alındığını üzülerek bütün Türkiye kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.
‘DARBECİLERİN HAYATA GEÇİRECEĞİ UYGULAMALARLA, DARBE ZEMİNİNDEN ÇIKIŞ ARANMASI BÜYÜK BİR ÇELİŞKİ'
OHAL'in ardından yayınlanan ilk kanun hükmünde kararname, AKP'nin ve Erdoğan'ın bu süreçten hukuk devleti ve demokrasiyle çıkış aramaktan çok kendi keyfi uygulamalarıyla, kendi iktidarını tahkim edecek şekilde bir çıkış arayışı içerisinde olduğunu ortaya koyuyor. Bahsetmiş olduğum uygulamaların tamamı darbecilerin sonuç alması durumunda hayata geçireceği uygulamalardı. Darbecilerin hayata geçireceği uygulamalarla, Erdoğan ya da AKP'nin darbe zemininden çıkış araması çok büyük bir çelişki olarak ortaya konulmalıdır."
‘AKP HÜKÜMETİ, TECRİT İÇİNDE TECRİT ANLAMINA GELECEK HUKUKİ SÜREÇLERİN İÇERİSİNDE DURUYOR'
Hak ihlalleri ile karşı karşıya olunduğunu savunan Baluken, bunların yanlış arayışlar olduğunu bildirdi. AK Parti'nin Türkiye'nin temel meselelerinde, 15 Temmuz'dan önceki pozisyonunu koruduğunu ileri süren Baluken, "İlk günden itibaren, yeni bir çözüm arayışı olacaksa, demokratik çözüme doğru yeni bir fırsat yaratılacaksa bunun için İmralı'daki tecridin bir an önce kaldırılması gerektiğini ifade ettik. AKP hükümeti, maalesef, tecrit içinde tecrit anlamına gelecek hukuki süreçlerin içerisinde duruyor. Sayın Öcalan'ın sağlığı, güvenliği ve koşulları Kürt halkı için, Türkiye'deki demokrasi çevreleri için, Türkiye'nin ortak demokratik geleceği için kırmızı çizgidir" diye konuştu.
Baluken, Türkiye'nin çok bilinçli bir şekilde uçurumun eşiğine getirildiğini ve darbe girişimiyle birlikte Türkiye halklarının uçurumdan aşağıya atıldığını, uçurumdan atılan insanların bir dala tutunduğunu belirterek, "Ya o dal kırılacak, aşağıya hep beraber parçalanmış şekilde yuvarlanacağız ya da o dalı kullanarak, uçurum eşiğinden tekrar çıkışı hep birlikte zorlayacağız" ifadesini kullandı.
‘OLMASI GEREKEN, LİDERLER ZİRVESİNİN EKSİKSİZ OLARAK TOPLANMASIYDI'
Baluken, şunları kaydetti: "HDP'yi dışlayan ya da hedefe koyan yaklaşımlar Türkiye halklarına yapılacak en büyük kötülük olarak değerlendirilmeli ve en tehlikeli politika olarak teşhir edilmelidir. Erdoğan ve AKP'nin böylesi bir süreçte bu yanlış tutum içerisine girmemesi gerektiğini düşünüyoruz.
Liderler zirvesini ilk öneren parti HDP'dir. Eş başkanlarımız kamuoyuna açıkladı. Ancak bugün liderler zirvesini öneren ilk partiyi dışlayan bir tutumla karşı karşıyayız. Olması gereken, liderler zirvesinin eksiksiz olarak toplanmasıydı. HDP'nin dahil olmadığı görüşmelerden, Kürt meselesi, Alevi meselesi başta olmak üzere Türkiye'nin temel sorunlarıyla ilgili çözümlemelerin çıkması mümkün değildir."