Sputnik’e konuşan Türk Başkonsolos Sun şu ifadeleri kullandı: “15 Temmuz gecesi Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasal düzenine karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin içinde yuvalanmış olan ve Fethullah Gülen Terör Örgütü (FETÖ) mensubu oldukları anlaşılan bir grubun Ankara ve İstanbul’da başlattıkları darbe teşebbüsünün, esasen bu hainlerin kendi insanları üzerine ateş ettiği, komutanlarına ihanet ettiği, Türkiye Büyük Milleti Meclisi’ni ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni bombaladığı bir terör faaliyeti olduğu ortaya çıkmıştır. Darbe teşebbüsü, Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere, Sayın Başbakanımız, Hükümet üyelerimiz, Gazi Meclisimiz ve tüm siyasi partilerin sayın liderlerinin ilk andan itibaren sergiledikleri dirayet ve kararlılık sayesinde akamete uğratılmıştır. Kahraman Türk ordusunun sözkonusu darbe girişime karşı olan büyük bölümünün ve emniyet güçlerimizin de darbecilere karşı sergiledikleri mücadele ve fedakarlık milletimizce görülmektedir.”
'DARBECİ FETÖ TERÖRİSTLERİ ADALET ÖNÜNDE HESAP VERECEK'
Türk diplomat sözlerine şöyle devam etti: “Darbe teşebbüsünün bertaraf edilmesinde hiç kuşkusuz halkımız tarihi bir dayanışma örneği sergilemiş, anayasal düzenimizi ve demokrasimizi canı pahasına korumak için ilk saatlerden itibaren tankların ve namlunun ucuna kendisini siper etmiş, farklı siyasi görüşleri bulunmakla birlikte, halkımız anayasal düzene ve demokrasiye sahip çıkma noktasında kenetlenmiştir. Halihazırda darbeci FETÖ teröristlerinin ve bağlantılarının adaletin önünde hesap vermeleri için devletimizin tüm kurumları yoğun bir çalışma içerisindedir.”
'SAYIN PUTİN, CUMHURBAŞKANIMIZI İLK ARAYAN DÜNYA LİDERLERİNDEN BİRİ'
Sun, “Bu çerçevede, son olarak, dün gece itibariyle Bakanlar Kurulu tarafından 3 ay süreyle Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız OHAL’in amacının demokrasiye, hukuk devletine, vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerine yönelik bu tehdidi ortadan kaldırmak için gereken adımları en etkin ve hızlı şekilde atabilmek olduğunu vurgulamıştır. Sayın Başbakanımız da OHAL kararının halkımızın gündelik hayatına yönelik olmadığının, devletin mekanizmalarının düzenli ve hızlı işleyişine yönelik olduğunun altını çizmiştir. Ülkemizde hayat çok kısa bir sürede normale dönmüştür. Kıyı bölgelerindeki turistik alanlarda her hangi bir güvenlik sorunu bulunmamaktadır. Türkiye ve Rusya’nın komşuluk ilişkileri güçlüdür. RF Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin’in, Sayın Cumhurbaşkanımızı ilk arayan dünya liderlerinden biri olarak, seçilmiş hükümetin yanında olduğunu vurgulaması güçlü komşuluk ilişkilerimizin bir göstergesidir” şeklinde konuştu.