Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar merkezli Al Jazeera televizyonuna verdiği mülakatta 15 Temmuz darbe girişimine yönelik soruşturmada Rus uçağını düşüren pilotların da gözaltına alınmasını değerlendirirken "Yargı, Rus uçağını vuran iki tutuklu pilota ilişkin şüpheler üzerinde duruyor. Yargı bununla ilgili, bir şüpheyi ortaya koyacak olmalı ki, bu pilotlar gözaltına alındı ve süreç başlatıldı" dedi.
Erdoğan'ın sözlerini yorumlayan Özel, 24 Kasım 2015'te Suriye sınırında Rus savaş uçağı düşürüldüğünde Rusya'dan ilk olarak "Yerden bazı unsurlar uçağımızı düşürmüş olabilir" açıklamasına karşın Cumhurbaşkanlığı'ndan ‘Bir Rus uçağı düşürüldü' açıklaması yapıldığını anımsatarak "Davutoğlu ile Erdoğan da düşürme emrini kimin verdiği konusunda yarışıyorlardı. Hatta Davutoğlu AKP Grup toplantısında ‘Emri ben verdim' diyerek sanki Cumhurbaşkanı'nın bu konuda bir süredir Rus uçağının düşürülmesinin tüm sorumluluğunu kendi üzerinde gösterirken ‘Ben de vardım' dercesine ‘Emri veren benim' diye bir ifade kullanmıştı" dedi.
‘UÇAĞIN HÜKÜMETİN BİLGİSİ OLMADAN DÜŞÜRÜLDÜĞÜNÜ İMA EDEN BİR YAKLAŞIM VAR'
"Ama dün akşam gördük ki ‘Rus uçağını düşürenlerin Pennsylvania bağlantısı olabilir' demekle Rus uçağının, hükümetin ve askeri bürokrasinin bilgisi dâhilinde değil tamamen Türkiye-Rusya ilişkilerini bozmak isteyen Fethullahçı Terör Örgütü'nün bir marifeti olarak düşürüldüğünü imâ eden bir yaklaşım var. Bir Ahmet Kaya şarkısı gibi, ‘nereden baksan tutarsızlık'. Cumhurbaşkanı'nın, Başbakan'ın, AKP'lilerin kendi sözlerini okuduğunuzda bir bütün ve doğru bir seri olarak ilerlemiyor. Bir yeri gerçek dışı, bir yeri yanlış. Ama neresi yanlış, onu zaman gösterecek. Bunlar hakikaten uçak iradeleri dışında düşürüldüğü hâlde o anın heyecanı, coşkusuyla kendilerince üstlerine aldılar ve bu kadar büyük, hiç olmayacak bir krizi boşu boşuna mı başlattılar; yoksa bu vardı, ama şimdi hazır Rusya'dan özür dilenmişken —mâlum, bütün darbe dönemlerinde bütün suçlar ele geçirilen birinin üstüne yıkılır- ‘bu uçağı da sen düşürdün' denilerek onun üstüne mi atılıyor? Bir bütün olarak bakıldığında bir yerden bir yerde doğruyu söylemiyorlar."
‘RUSYA GİBİ BİR DOSTUMUZU KAYBETMEK İSTEMEYİZ'
Gelinen noktada bu durumun, Rusya-Türkiye ilişkilerinin iyileşmesine katkı sağlamasını ümit ettiklerini vurgulayan Özel, "Çünkü CHP olarak ne Rusya gibi bir komşumuzu, dostumuzu kaybetmek isteriz; ülkemizin, dünyanın önemli bir gücüyle ters düşmesinden fayda görmeyeceğini de biliyoruz. Bir yandan da Türkiye'nin dünyadaki itibarını düşünmek zorundayız. Çünkü sorumsuzca birtakım davranışlar, açıklamalar oluyor, herkes sanıyor ki bu içeride sadece kendilerini bağlıyor. Ama yurtdışındaki tüm temaslarımızda bu utancı biz de taşıyoruz Türkiye Cumhuriyeti'nin parlamenterleri, vatandaşları olarak" diye konuştu.