Daha önce gerçekleştirilen darbelerin iyi planlandığını ve uygulandığını anımsatan Liedtke, "Ancak bu kez durum farklı. Erdoğan'ın darbe girişimine tepki olarak binlerce hakim ve savcıyı görevden alması, idam cezasının yeniden gündeme gelmesi, darbe girişimiyle ilgili bazı hususların temiz olmadığını gösteriyor" dedi. Liedtke, bu görüşünü şöyle savundu: "Erdoğan, anayasayı değiştirmek istedi ancak parlamentoda yeter sayısına sahip olmadığı için bunu başaramadı. Bu nedenle Erdoğan, darbe girişimini 1982 Anayasası'nı değiştirmek ve otokrat yönetime geçiş yapmak için kullanıyor."
'TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİ DAHA DA KÖTÜYE GİDECEK'
Liedtke, Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin bundan sonra daha kötüye gideceğini de belirtti. Alman uzman, "İdam cezasının geri gelmesi, AB'nin endişesini artıracak. Türkiye'nin AB'ye katılımına karşı çıkanlar, şu anda çok avantajlı durumda ve bunu Ankara'nın aday ülke statüsünün iptali için mutlaka kullanacaktır" diye ekledi.
'İNCİRLİK'TEKİ DURUM ÇOK TEHLİKELİ'
Öte yandan darbe girişimi sonrasında NATO'ya ait nükleer silahların bulunduğu İncirlik üssünde oluşan durumu yorumlayan Liedtke,"Üste çok tehlikeli bir durum söz konusu. NATO'ya üye bir ülkenin ordusu bir süreliğine kontrol dışına çıktı. NATO buna asla izin vermemeli, müsamaha göstermemeli" ifadelerini kullandı.
Alman uzman, bu durumun Türkiye'nin NATO'dan çıkarılmasına mahal vermeyeceğinden emin olduğunu da vurguladı.