Erdoğan: TBMM idam cezasını getirirse onay veririm

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimi konusunda CNN International kanalına verdiği mülakatta, "Meclis'ten idam kararı çıkması halinde ben Cumhurbaşkanı olarak bunu onaylayacağım. Onları niye yıllarca hapiste tutup besleyeyim" diye konuştu. Erdoğan, "ABD, Fethullah Gülen'i iade etmezse biz de onlara istedikleri kişileri vermeyiz" dedi.

"Açık bir vatana ihanet suçu var. İdam cezası konusu parlamentoya gelir, parlamento ne karar verirse onaylarım" diyen Erdoğan, Türklerin yaşanan çok sayıda terör saldırısından sonra idamın geri gelmesini istediklerini ifade etti.

​'GÜLEN'İN İADESİ İÇİN ABD'YE RESMİ TALEPTE BULUNACAĞIZ'

Erdoğan, Fethullah Gülen’in iadesi için ABD’ye birkaç gün içinde resmi bir yazılı talepte bulunacaklarını ifade etti.

ABD’nin bu talebi reddetmesi ihtimaliyle ilgili soruya "Suçluların iadesi konusunda karşılıklı anlaşmamız var" yanıtını veren Erdoğan, “Siz birinin sınır dışı edilmesini istediğinizde, stratejik ortağınız olarak ben bu isteğe uyarım ama siz aynı şeyi yapmıyorsunuz. Bu konularda bir karşılıklılık olmalı" dedi.

'TAYYİP ERDOĞAN BASKICI BİR FİGÜR OLSAYDI YÜZDE 52 OY ALAMAZDI'

Darbe girişiminin baskı için bahane olarak kullanılacağı yönündeki eleştirileri de değerlendiren Cumhurbaşkanı, şunları söyledi:

“Tayyip Erdoğan tarafından yapılan baskının nasıl gözüktüğünü bilmek isterdim, bunlar sadece asılsız iftiralar. Eğer Tayyip Erdoğan baskıcı bir figür olsaydı, başkanlık seçimlerinde oyların yüzde 52’sini alamazdı.”

Darbe girişimi haberini cuma akşamı 20.00 sularında aldığı söyleyen Erdoğan, 15 Temmuz'da ailesiyle birlikte 5 günlük tatil için Marmaris’te olduğunu hatırlatarak şöyle devam etti:

“Bir haber aldık, dediler ki 'böyle böyle Türkiye genelinde İstanbul, Ankara gibi bazı gelişmeler var, bir hareketlilik var'. Yola çıktıktan sonra da yanımda eşim var, damadım var, torunlarım var. Fakat hareket etmeden önce 'kameraları davet edeyim' dedim, medyayı davet ettim. Medyayı davet ederek medyayla Türkiye’ye seslendim. Fakat Türkiye’ye seslendiğimde de medyanın bu yayınları, yani ulusal yayınlar verilmedi. Verilmeyince, bu defa orada da bir B planına geçmek zorunda kaldık, ne yaptık?

‘KARŞI DARBELERİ EN İYİ MİLLET YAPAR’

Cep telefonlarıyla bu defa bazı televizyon kanallarıyla, haber kanallarıyla irtibatlar kurduk. Onlar vasıtasıyla tüm halkı Türkiye genelinde sokağa davet ettim, meydanlara davet ettim. Ve meydanlara davet ettiğimde de hemen aldığım ilk tepkiler, 'vatandaş artık meydanlara dökülüyor' dediler. Bu tabii çok önemliydi, çünkü bu darbecilerin anlayacağı tek dil karşı darbeydi, karşı darbeleri de en iyi millet yapar ve bizim milletimiz de bunu başardı."

‘ENDİŞE YAŞAMADIK’

Erdoğan, "İstanbul'a giderken hiç artık Türkiye'nin cumhurbaşkanı olmayacağı endişesi taşıdınız mı?" sorusuna şu sözlerle cevap verdi:

"Böyle bir şey hiç aklımdan geçmedi çünkü biz hiçbir anda arkadaşlarımla beraber böyle bir endişeye kapılmadık, böyle bir sıkıntıyı yaşamadık ve zaten açıklamalarımızı da ilk yaptığımız andan itibaren, Türkiye Cumhuriyeti Devleti iş başındadır, hükümet iş başındadır, Cumhurbaşkanı makamındadır, hiçbir endişeye mahal yoktur ve 'bu işgalcilerden de çok kısa zamanda bu işi temizleyeceğiz' dedik ve 12 saat sürdü, 12 saatte zaten neticeyi aldık."