Muhalefet partileri, Suriyelilerin başkanlık sistemi için oy deposu olarak kullanılacağına dair eleştirilerde bulundu.
Sputnik'e konuşan İGAM Kurucusu ve Başkanı Metin Çorabatır konu çerçevesinde gelişen tartışmalara dair değerlendirmelerde bulundu.
Suriyelilere vatandaşlık verilmesinin uluslararası mülteci hukuku ve pratikleri açısından bakıldığında olumlu bir uygulama olacağını söyleyen Çorabatır, referans olarak uluslararası sözleşmelerin ve insan haklarının temel alınması gerektiğini vurguladı.
Ancak uygulamayı "Türkiye sığınmacıları mülteci olarak kabul etseydi, vatandaşlık vermesine gerek kalmayacaktı" sözleriyle eleştiren Çorabatır şöyle konuştu:
"Mülteciliğin temelini ülkesinin korumasından yararlanamama durumu oluşturuyor. Bu geçici statü, uluslararası korumayı hedefliyor. Kalıcı çözüm ise ancak üç koşulda sağlanabilir. Birinci koşul göçmenin kendi ülkesindeki koşulların kalkması ve ülkesinin korumasına girmesi. İkincisi gittiği ülkenin korumasına girmesi, son olarak da üçüncü ülkenin korumasına alınması… Türkiye ikinci çözümü öneriyor. Fakat bunun yöntemini iyi düşünmeli. Bu konu birdenbire ortaya çıktı. Neyi tartışıyoruz anlamak zor."
‘SADECE SURİYELİ MÜLTECİLER YOK'
"Türkiye'de sığınmacı politikası yok. Cenevre Sözleşmesi'nden bu yana coğrafi kısıtlamayı sürdürüyoruz. Göçmenler, sayıları azken kalıcı çözüm için BM kanalıyla üçüncü bir ülkeye gönderilmeliydi" dedi.
Suriyeliler dışında Afgan, Somalili ve Iraklı sığınmacıları hatırlatan Çorabatır,. "12 senedir mülteci statüsü verilmeyen ve üçüncü ülkeye yerleştirilmeyen binlerce Afganlı, Iraklı, Somalili var. Neden sadece vatandaşlık sadece Suriyelilere veriliyor?" dedi.
‘VATANDAŞLIK KRİTERLERİNİ KARŞILAMAYANLAR AYRIMCILIĞA MI MARUZ KALACAK?'
Çorabatır, vatandaşlık kriterlerini karşılamayan, reddedilen ya da hiç başvurmayan Suriyelilerin bir ayrımcılığa maruz kalıp kalmayacağı konusunda da endişeleri olduğunu dile getirdi.