İngiliz akademisyen Stephenson hakkında, çantasında Nevruz davetiyesi bulunduğu için ‘terör örgütü propagandası yapmak' suçlamasıyla açılan davanın duruşması bugün yapıldı.
5 yıl hapis istemiyle yargılanan Stephenson, mahkemede verdiği ifadede, 25 yıldır Türkiye'de yaşayan ve çocuk büyüten bir baba olarak barış istediğini ve barış çağrısı yapanların suç işlemediklerini söyledi.
‘BİLDİRİ DEĞİL, DAVETİYE'
Çantasında bildiri ya da kitapçık değil, bir davetiye bulunduğunu, ‘terör örgütü propagandası' yapmadığını vurgulayan Stephenson, suçlamayı kabul etmediğini belirterek beraat ettirilmesi talebinde bulundu.
Mahkeme suç unsuru bulunmadığı için akademisyen Stephenson'ın beraatına karar verdi. Kararın ardından mahkeme salonundan ayrılan akademisyen Stephenson alkışlarla karşılandı.
'UMARIM SABAH GAZETESİ DAVASINDA DA ADALET YERİNİ BULACAK'
Kararı Sputnik'e değerlendiren Stephenson "Adalet yerini buldu, sevindim. Şimdi, haksız şekilde yargılanan, hapse atılan insanların serbest bırakılmalarını, beraat etmelerini bekliyorum. Bizi buraya getiren, barış talebimiz oldu. Barış istemek suç değil. Barış istemeye devam edeceğiz. Esas amacımız barışa hizmet etmek" dedi.
Hükümete yakınlığıyla bilinen Sabah gazetesinin kendisi hakkında ‘Ajan Chiristopher' başlıklı bir haber yayımladığını anımsatan akademisyen Stephenson "Hem suç duyurusunda bulundum hem de tazminat davası açtım. Yasal süreç devam ediyor, bugün verilen beraat kararı da bunun haksızlığını ortaya çıkarıyor. Umarım bu konuda da adalet yerini bulacak" ifadelerini kullandı.
NELER OLMUŞTU?
‘Bu suça ortak olmayacağız' başlıklı barış bildirisini imzaladıkları için gözaltına alınan akademisyenlere destek olmak için gittiği adliyede çantasında Nevruz bildirisi bulunduğu için ‘Örgüt propagandası yapmak' iddiasıyla gözaltına alınan Christopher Stephenson sınırdışı edilmiş, kararın kaldırılmasının ardından Türkiye'ye döndüğünde ise hakkında dava açılmıştı.