Maçın ardından gazetecilerin karşısına geçen Fatih Terim’in, önceki basın toplantılarına kıyasla ‘keyfinin yerinde’ olduğunu görüldü. Öyle ki daha önceki basın toplantılarında çevirmeniyle gerilim yaşayan Terim bu kez kendisine yöneltilen soruya İngilizce olarak yanıt verdi.
Bir gazetecinin sorduğu “UEFA bir hata yaparak şansınız olmadığını söyledi, tarih profesörüyle sorununuz olduğunu söylediniz belki de yarın matematik profesörüyle sorununuz olacak” sorusuna milli takımın turnuva öncesinde sloganı haline gelen ‘Biz bitti demeden bitmez’ sözünün İngilizce çevirisiyle yanıt vermek isteyen Terim, “So nothing ever end… Until we say so” dedi. Ancak bu yanıt içeriğinden çok İngilizce dilbilgisi kurallarına meydan okuyuşuyla hafızalara kazındı.
Bu arada Türk milli takımının katıldığı pek çok turnuvada geriden gelerek kazandığı başarılara atıf yapılan ‘Biz bitti demeden bitmez’ sözünü Türkiye Futbol Federasyonu “It’s not over until we say it's over” olarak çevirmişti.
‘IT IS THE FOOTBALL, THAT IS THE FOOTBALL’
Öte yandan dünkü basın toplantısında yaşananlar Terim’in İngilizce’yle ilk sınavı değil. Terim, 2007 yılında Türkiye ile Yunanistan arasında oynanan maçın ardından düzenlenen basın toplantısında da İngilizce açıklamalar yapmış ve bu açıklamaları kısa süre içinde bir internet fenomenine dönüşmüştü:
“It doesn't matter for us, for me. Big games easy than the other games, unfortunately. Everytime is we have the control the games, under the control the games, during the games, we have the some possibility, some big chances, some big okazyon, something like that but, what can I do, sometimes. It is the football, that is the football. Something happened everything is something happened. But anyway, now is in the tabele, we have to see the situation, now is second position, and, one point more, I don't want to see the back, I want to see the front…”