St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu'nda (SPIEF) düzenlenen bir oturumda konuşan Lavrov, "ABD'liler bize 'iyi' muhalifleri, El Nusra'nın bulunduğu yerlerden çıkaramadıklarını ve bunun için iki-üç aya gereksinim duyduklarını söylüyorlar" ifadelerini kullandı.
Lavrov, "Bana ise burada bir oyun var gibi geliyor. Belki de El Nusra'yı belirli bir biçimde korumak ve daha sonra rejimi (Suriye lideri Beşar Esad) devirmek için kullanmak istiyorlar" diye ekledi.
Suudilerin desteklediği Suriyeli muhaliflerin bombardımanlara son verilmedikçe Kürtlerle ve hükümetle masaya oturmayı reddettiğini belirten Lavrov, "Bombardımanlara son verilmesi El Nusra'ya Türkiye'den gelmeye devam eden militanlar, askeri mühimmat ve silahlar sayesinde daha fazla güçlenme olanağı verecektir" vurgusu yaptı.
#LAVROV: Russia never sought confrontation with West, ready for dialogue of equals https://t.co/rrER4Fendu pic.twitter.com/2zAWkxpV5g
— RT (@RT_com) 16 Haziran 2016
'KERRY NORMALDE KENDİNE HAKİM OLABİLEN BİR POLİTİKACIDIR, ONA NE OLDU BİLMİYORUM'
Suriye'deki ateşkes ihlalleri karşısında Washington'ın 'sabrının çok sınırlı olduğunu' söyleyen ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'den de bahseden Lavrov, "Kerry'nin açıklamalarını gördüm ve buna şaşırdım. Çünkü Kerry normalde kendine hakim olabilen bir politikacıdır. Ona ne oldu bilmiyorum. Biraz daha sabırlı olmak gerek. Bizse (Suriye konusunda) kimseye herhangi bir söz vermedik" ifadelerini kullandı.
'SURİYE KONUSUNDAKİ GECİKME RUSYA DEĞİL ABD KAYNAKLI'
Suriyeli tarafların müzakere masasına oturmasının mümkün olmasının sebebinin Rusya değil, 'bir nedenden ötürü bölgedeki müttefiklerine baskı yapmaya isteksiz olan' ABD olduğunu belirtti.
Lavrov, tüm grupların bir araya gelememesi nedeniyle Suriye'deki siyasal süreçte bir ilerleme olmadığını anlattı: "Politik süreçte bir ilerleme yok. Bunun sebebi (BM'nin Suriye özel temsilcisi Staffan de Mistura'yla biraz önce açık bir konuşma yaptık), Suriyeli tarafların hepsinin katıldığı bir siyasal diyalog başlatamamaları. Nitekim Türkler Kürtlerin katılmasına izin vermiyor. Yüksek Müzakere Komitesi ise diğer muhalif grupların temsilcilerini tanımıyor ve ana müzakereci olmayı talep ediyor."