Karakaş, "Bir ülkede hukuk güvenliği diye bir kavram yoksa, ne demek bu, bir hukuk sistemi var, yarın ve sonraki gün de bu sistemin aynı olacağına dair mutlak bir garanti verilmiyorsa ya da böyle bir algı oluşmamışsa, buraya yabancı yatırım asla gelmez. Dolayısı ile açılan iki paket hiçbir anlam ifade etmeyecektir. 1993-2002 arası Türkiye’ye giren yıllık ortalama yabancı doğrudan sermaye miktarı 1 milyar dolar. 2007’de bir yıl içinde Türkiye’ye giren doğrudan yabancı sermaye miktarı 22 milyar dolar. O yıl bu teşvikler yoktu, peki ne vardı? AB süreci ile beraber Türkiyede hukuk güvenliği kavramının yerleşeceğine ilişkin yabancı yatırımcıda güçlü bir algı oluşmuştu" diye konuştu.
Hukuk güvenliği arttırılmadan paket açmak başarı getirmez diyen Karakaş, bir yatırımcı sabah kalktığında 'sistem değişir mi' diye düşünürse, 'şirketime kayyum atanır mı' diye endişe ederse, ülkeye yatırım yapar mı sorusunu sordu ve yanıtladı: "Ne kadar teşvik edersen et yapmaz."
'NE KADAR HUKUK, O KADAR YABANCI YATIRIM'
Karakaş, "Önümüzdeki 20 ila 30 sene sistem böyle işleyecek. Hangi ülke hukuk güvenliği konusunda öne çıkarsa o ülke daha fazla dış kaynak çekecek ve daha hızlı büyüyecek. Hala İtalya ve Fransa’ya gidiyor sermaye. Kar marjı düşük olduğu halde neden o ülkelere gidiyor? Çünkü yatırımcı orada kendisini güvende hissediyor. Akşamdan sabaha kuralların değişmeyeceğini biliyor. Parasının üstüne yatılmayacağına ilişkin güçlü bir algısı var" dedi.
'TÜRKİYE'DE SİYASETİN YOLU RANTTAN GEÇİYOR'
“Hukuk ile büyüme arasında birebir ilişki olduğunu biliyorlar, ne kadar fazla hukuk o kadar büyüme, evrensel formül bu. Ama bir şey daha yapıyor, büyümeyi yukarı çekerken rant yaratmayı ve yolsuzluğu aşağı çekiyor. Şimdi burada yöneticiler bir tercihte bulunuyorlar. Kendilerine göre optimal bir hukuk büyüklüğü istiyorlar. Maksimum değil, ideal değil, biraz büyüyelim ama ranttan da faydalanayım diye düşünüyorlar. Türkiye’deki siyasi sistem böyle işliyor. Bu dün de böyleydi, bugün de böyle yarın da böyle olacak. Çünkü Türkiye’de siyasetin yolu ranttan geçiyor. Ülkenin bu sarmaldan nasıl kurtulacağına ilişkin de bir fikrim yok."
Maksimum hukukta rant kapısının kapanacağını, yolsuzlukların da mimumuma ineceğini söyleyen Eser Karakaş, "Bu nedenle maksimum hukuk partilerin ilk tercihleri değil" diye konuştu.