Ateşyan'a hitaben bir başyazı kaleme alan gazete, "İnkâr, soykırımın en büyük sağlamasıdır ve o çürük zemin üzerinde siyasi ya da ruhani hiçbir iktidarın var olma ihtimali yoktur" ifadelerini kullandı.
Agos başyazı: Sarayın Patrik Vekili https://t.co/Nof1s4RHc1 pic.twitter.com/SlyNITWcz3
— AGOS / ԱԿՕՍ (@AGOSgazetesi) 9 Haziran 2016
Ateşyan, Erdoğan'a hitaben yazdığı mektupta Erdoğan'a şöyle demişti: "Ermeni milletinin tarih sayfalarındaki bu acısı, ne yazık ki uluslararası siyaset platformunda Türkiye'yi ve Türk milletini suçlamak ve cezalandırmak için bir araç olarak algılanmakta ve bu sakil anlayış nedeniyle Türkiye, Ermeni toplumunun üst ve alt kimliklerinin yara almasına neden olmaktadır."
Bunun üzerine Ateşyan'a hitaben bir mektup kaleme alan Agos, patrik vekiline şu sözlerle seslenmişti: "Duyduğumuz teessürü ve ilaveten isyan ile öfkeyi bir kez daha dile getiriyor, Zat-ı Alilerinize akıl, fikir, izan ihsan etmesini Allah'tan diliyoruz. Bir iç savaş ortamında her gün insanlar öldürülürken, ‘Yurdumuz insanına yararlı hizmetlerde bulunan Devlet Ricalini çalışmalarında başarılı kılmasını' dilediğiniz Yüce Allah'tan size de vakur duruş niyaz etmesi de en büyük temennimizdir."
‘PATRİKLİK SEÇİMİNİ SÜREKLİ ERTELEYEN BİR AKTÖR…'
‘Sarayın Patrik Vekili' başlığıyla çıkan gazete, başyazısına şu ifadelerle başladı: "Almanya Parlamentosu'nda kabul edilen ve 1915'te olanları soykırım olarak tanımlayan tasarıdan sonra Türkiye'de gösterilen tepkiler, iktidarın ve diğer iki büyük partinin bu konu ile yüzleşmekten ne kadar uzak olduğunu can sıkıcı biçimde ortaya koydu. Hafta boyunca gerek siyaset cephesinde gerekse bu cephenin tetiklediği ‘sivil' alanda gözlenen söylem ve eylemler inkâr mekaniğinin hala ne kadar geçerli ve güçlü olduğunun göstergesiydi."
Ateşyan'ın Erdoğan'a hitaben yazdığı mektubun toplumda büyük infial yarattığını gazeteye gelen tepkilerden de anlamanın mümkün olduğu belirtilirken, "Patriklik seçimini sürekli erteleyen bir aktör olması nedeniyle zaten yıllardır eleştirilen Ateşyan'ın kullandığı üslup, Türkiye dışında yaşayan Ermeniler arasında da tepkiye neden oldu" dendi.
‘İNKÂR, SOYKIRIMIN EN BÜYÜK SAĞLAMASIDIR'
Söz konusu tablo karşısında Ateşyan'a hitaben ‘bir çift söz' söyleme gereği hissettiklerini belirten Agos, başyazısına şu sözlerle devam etti: "Muradımız, devletin Türkiyeli Ermenileri baskı altına alarak soykırımı bizzat mağduruna inkâr ettirme politikasının korkunçluğunun altını çizmektir. Keza, köklü Patriklik makamının da, iktidarı fiili boşluğa dayalı Ateşyan eliyle bu siyasete teşne olmasının soykırımın mantıki düzlemde hâlâ sürdüğünü kanıtladığına dikkat çekmektir. İnkâr, soykırımın en büyük sağlamasıdır ve o çürük zemin üzerinde siyasi ya da ruhani hiçbir iktidarın var olma ihtimali yoktur."