Başbakan Binali Yıldırım, Kuzey Kıbrıs ziyareti öncesi Ankara Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.
'SIRADAN OLAYLARDAN BİRİ'
"Bu oylama çok saçma. 1915'te Birinci Dünya Savaşı şartlarında yaşanmış, her toplumda, her ülkede yaşanabilen sıradan olaylardan biri. Burada Türkiye'ye bir fatura çıkarmaya kalkanlar iyi niyetli değildir, bunu biliyoruz. Biz bu konuda da açık ve seçik bütün dünyaya diyoruz ki bizim gizli saklımız yok, her şey incelensin. Ümit ederim ki Alman Parlamentosu, 3.5 milyon seçmenlerinin sesine kulaklarını tıkamaz. O yüzden böyle bir kararın çıkmasını arzu etmiyoruz. Sağduyu hakim gelir inşallah. Karar çıkarsa ne olur? Hiçbir şey olmaz. Başka ülkelerde de buna benzer kararlar geçmişte çıktı. Bizim için boş bir şeydir, hükümsüz bir iştir ama yine de çıksın istemiyoruz."
'BURASI BİR KABİLE DEVLETİ DEĞİL'
Yıldırım, "Bizim gizli saklımız yok. Bütün ülkelerin geçmişi, tarihi incelensin. Kimin ne taksiratı varsa ortaya çıksın. Ama bunu tarihçiler yapsın. Bunu siyasetin bir aracı haline getirirsek, iç siyasetteki hesaplara alet edersek bu yanlış olur. O yüzden tabii ki Almanya ile aramızdaki ilişkiler zedelenecektir bunda şüphe yok. Biz zedelenmesin istiyoruz. Bu karar çıkarsa biz AB ile anlaşmaları yok saymayız, burası bir kabile devleti değil" dedi.
Öte yandan Yıldırım, basın temsilcileriyle Başbakanlık İzmir Ofisi'nde de bir araya geldi.
Bir basın mensubunun tasarı ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile ilgili görüşmesini sorması üzerine Yıldırım, görüşme talebinin karşı taraftan geldiğini vurguladı.
Merkel'in kendisini tebrik ettiğini, bu vesileyle Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkileri değerlendirdiklerini anlatan Başbakan Yıldırım, göçmen meselesini, 3 milyona yakın Türkiye'de yaşayan Suriyeliler ile ilgili taahhütlerde yaşanan sıkıntıları, yasadışı göçü, Türkiye'nin bu konuda yaptığı fedakarlıkları ve ortaya koyduğu gayretleri görüştüklerini ifade etti.
‘VİZE MUAFİYETİ UYGULAMASINI GÖRÜŞTÜK'
Merkel ile vize muafiyeti uygulamasını da görüştüklerini dile getiren Yıldırım, "Bu konularda Avrupa Birliği'nin tereddüt içinde olmasının tarafımızdan kabul edilecek bir şey olmadığını, Türkiye olarak tüm sözlerimizi yerine getirdiğimizi, eğer AB burada tekrar bir zaafiyete düşerse bunun Türkiye'de bir hayalkırıklığı oluşturacağını açık şekilde söyledik." ifadesini kullandı.
‘ELİNDEN GELENİ YAPACAĞINI SÖYLEDİ'
"Bu konudaki hassasiyetimizi kesin ve net cümlelerle kendisine ifade ettik. Burada beklenmedik bir karar oluşursa bunun doğuracağı sonuçlardan Almanya'nın daha fazla olumsuz etkileneceğini de ifade ettik. Neden? Çünkü Almanya'nın da vatandaşı, bizim de vatandaşımız 3,5 milyon insan var. Artık yerleşik durumda. Yani onlar da siyasetin içinde, onlar da hayatın içinde, Almanya'nın o bakımdan 3,5 milyon insanın duygularına rağmen aksine bir karar alması en başta Almanya'nın başını sıkıntıya sokar, bunu ifade ettik.
‘BİZİM MEDENİYETİMİZDE SÖMÜRÜ YOK'
Osmanlı'nın her dinden her dilden her mezhepten insanı özgür tuttuğunu, toprakları fethettiğinde sahiplerine 'işleyin, kazanın, devlete de kazandırın' dediğini söyleyen Yıldırım, "Bizim medeniyetimizde sömürü yok, bizim medeniyetimizde insanları ezme yok. Eğer aksi olsaydı dünyanın 3'de 2'si Türkçe konuşurdu. Fransızlar Kuzey Afrika'da 50 yıl kaldı, adamların resmi dili oldu. İngilizler Hindistan'da, Pakistan'da birçok yerde sömürgeler edindiler şimdi o ülkelerin hepsi İngilizce konuşuyor. Bizim 600 seneden fazla bulunduğumuz coğrafyada böyle bir şey var mı?" değerlendirmesini yaptı.