Hürriyet'ten Güven Özalp'ın haberine göre, davanın temelinde, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nin 12 Nisan 2009'da, o dönem Doğan Gazetecilik AŞ Pazarlama ve İş Geliştirme Grup Başkanı ve İcra Kurulu Üyesi olarak görev yapan Mergen ve grubun destek verdiği ‘Baba Beni Okula Gönder' projesi kapsamında işbirliği içinde olduğu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) yöneticileri Şükriye Varlık, Perran Yorgancıgil ve Belkıs Bağ ile gönüllü olarak çalışan Nursel Gülter'in de aralarında bulunduğu 63 kişinin evlerinin ve işyerlerinin aranması emrini vermesi yer alıyor.
13 Nisan'da mahkeme kararı gereği davalıların evlerinde ve işyerlerinde arama yapıldı. Davalılar aynı gün gözaltına alındı. 15 Nisan'da yapılan sorguda yasadışı örgüt üyeliği suçlamalarını reddeden davalılar savcılık kararıyla serbest bırakıldı. Savcılık, 2 Kasım 2010'da yasa dışı örgüt üyeliğini kanıtlayacak kanıt bulunmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi.
DAVALAR BİRLEŞTİ
Davalılar konuyu AİHM'ye taşıyıp yasadışı örgüt üyesi olarak suçlanmalarını sağlayacak makul gerekçe ve kanıt bulunmadığı ve bu nedenle de gözaltına alınmalarının meşru olmadığını savunarak Türkiye'nin AİHS'nin özgürlük ve güvenlik hakkını garanti altına alan 5. maddesini ihlal ettiği tezini işlediler. Varlık, bu maddeye ek olarak AİHS'nin işkence ve kötü muameleyi yasaklayan 3. ve adil yargılanma hakkıyla ilgili 6. maddesinin de ihlal edildiği gerekçesiyle şikayetçi oldu. AİHM davacıların ayrı ayrı yaptıkları başvuruları birleştirme kararı aldı. AİHM, davacıların Ergenekon ile bağlantılı olduğunu gösteren kanıt sunulmadığına dikkat çekti.
Adı geçen derneğin bazı üyelerinin yasadışı örgüt üyesi olduğu yönündeki suçlamanın davacıların yasa dışı örgüte üye olma suçu işledikleri kanaatine varılması için yeterli olmadığı da AİHM'nin vurguları arasında yer aldı. Ergenekon sürecinde alınan kararları da dikkate alan AİHM, davacıların tutuklanıp gözaltına alınmasında kullanılan yasal unsurların yorum ve uygulamasının mantıksız olduğuna hükmetti.
TOPLAM 10 BİN EURO
AİHM, Türkiye'nin AİHS'nin özgürlük ve güvenlik hakkını garanti altına alan 5. maddesini ihlal ettiğine karar verdi. Bu karar bağlamında Türkiye davacıların her birine 2 bin Euro olmak üzere toplam 10 bin euro tazminat ödeyecek.
AİHM, aynı gerekçelerle açılan bir başka davayı da benzer şekilde sonuçlandırarak Ayşe Yüksel, Halime Filiz Meriçli ve Fatma Nur Gerçel'e tazminat ödenmesine karar verdi. Karar gereği Türkiye, Yüksel'e 6 bin Euro, Meriçli ve Gerçel'e 4'er bin Euro olmak üzere toplam 14 bin euro tazminat ödeyecek.