Sırbistan medyası, ABD, Fransa, İtalya, İngiltere ve Almanya büyükelçileriyle yapılan görüşmede ‘oldukça acil ve net’ üç talebin sunulduğunu aktarırken; Danas gazetesine konuşan ve son görüşmenin içeriğini iyi bilen diplomatik bir kaynak, bu tür haberlerin gerçeğin kasıtlı olarak çarpıtılması olduğunu belirterek, “Hiçbir aciliyet ve hükümetin kurulmasıyla ilgisi yok. Bunlar, Batı’nın uzun zamandır bilinen istekleri. Batı’nın meşru beklentileri” dedi.
Anayasa değiştirilmeden ve ‘Kosova vatandaşlarıyla bir arada yaşamayı sağlama amacıyla gerçek durumu kabul edilmeden’ bölgede istikrarı ve ekonomik ilerlemeyi sağlamanın mümkün olmadığını savunan kaynak, Bosna Hersek'i oluşturan iki özerk cumhuriyetten Sırp Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Milorad Dodik’in izlediği politikayı, ‘Bosna Hersek’in normal işleyişine, yani AB üyeliğine engel’ olarak nitelendirdi.
Rusya’ya yönelik yaptırımlarla ilgili olarak, “Öncelikli hedefi AB üyeliği olan Sırbistan’ın dış politikasını AB politikasına uygunlaştırması gerektiği açık” yorumda bulunan kaynak, “Mesele sadece ekonomi değil, tüm AB ülkelerinin paylaştığı değerlerdir. Eğer Sırbistan AB üyesi olmak istiyorsa AB’nin dayandığı değerleri uygulamak istemesi de mantıklı olur” diye konuştu.