Rize'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte çay toplayan, Kırşehir'de Erdoğan’ın açıklamalarını alkışlayan Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, geçen haftadan itibaren gündemin en çok konuşulan ismi oldu. Cirit ise kendini, çıkan haberlerin asılsız olduğu yönünde savunarak, geziye gitmesini protokol gereği olduğunu söyledi. Ancak Bülent Ecevit hükümeti döneminde Adalet Bakanlığı görevini yürüten Hikmet Sami Türk, Yargıtay Başkanı ile aynı görüşte değil.
"Yargıtay Başkanı’nın Cumhurbaşkanı'na refakat etmek ya da alkışlamak gibi bir görevi yoktur. Böyle bir protokol kuralı da yoktur. Yüksek yargı organlarının cumhurbaşkanlarına refakat etmesi ancak yargıyla ilgili bir açılış olması durumunda olur. Cumhurbaşkanı'nın davet etmesi de yanlıştır, davete icabet edip aşırı dozda iç politika atışmalarına alkış tutmak sanıyorum yargının bağımsızlık ilkesiyle bağdaşmaz. Türkiye'de kişi başına neredeyse en az bir dava var. Yargıtay Başkanı kurumunun başında olmalı, uyuşmazlıkları çözmelidir."
'YÜKSEK YARGININ GEZİLERE KATILMASI İLK'
Cumhurbaşkanı’nın Anayasa gereği tarafsız olması gerektiğini, yargıya hiçbir şekilde talimat veremeyeceğini belirten Hikmet Sami Türk, “Maalesef Cumhurbaşkanı kendisinin de ifade ettiği gibi fiili bir durum yarattı. Bütün konuşmalarında günlük siyasi tartışmalara giriyor. 60 yıl önce geçmiş olan tartışmalara kadar gidiyor. Anayasa’nın 138. maddesi gereği hiçbir organın velev ki cumhurbaşkanı olsun yargıya görevi sırasında emir talimat veremeyeceğini hükmeder. Aksi takdirde yargının siyasallaşmasına ve adaletin hakkaniyetle tecelli etmesine engel olur. Adalet devletin temelidir" diye konuştu.
'HATA ÖRNEK OLAMAZ'
Hikmet Sami Türk ise konuya ilişkin, “O dönemde bir irticai kıpırdanma vardı. Yine de bu şekilde bir şey olmadı. Orada bilgilendirme vardı. 28 Şubat eleştirilebilir ama hata örnek olmaz. Yüksek yargının böyle tartışmaların içinde olması da doğru değil. Adalet Bakanı belki bunun önüne geçmek için böyle bir açıklama yapmıştır” ifadelerini kullandı.
