İnce, "İstanbul'da Fatih Sultan Mehmet'ten fazla Tayyip Erdoğan'ın resmi var. Ya İstanbul'u sen mi yoksa Fatih mi fethetti? Fatih, İstanbul'a atla girdi, sen bir kere ata bindin düştün. Fatih gemileri karadan yürüttü. Senin oğlanlar da gemileri iyi yürütüyor. Tek benzerliğiniz bu" diye konuştu.
CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, 11 partili milletvekiliyle Uşak İl Başkanlığı'nı ziyaret ederek partililere seslendi. İnce, yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı ve Rıza Sarraf'ın yerel ve milli mahkemede yargılanmaları gerektiğini söyledi.
‘MEZARA KADAR CHP'LİYİM'
CHP'nin içinde 15 yaşından 52 yaşına kadar hayatının geçtiğini vurgulayan İnce, şöyle konuştu:
"Pazara kadar değil, mezara kadar CHP'liyim. Bir derdimiz var o da CHP'yi iktidar yapmak. Bu diktatörden, soygun ve yağma düzeninden kurtulmak. Kilis'in üzerine bombalar düşüyor, Kilis halkı gazete ilanıyla hükümet ararken onlar fetih hazırlığındalar.
‘SEN BİR KERE ATA BİNDİN DÜŞTÜN'
İstanbul'da Fatih Sultan Mehmet'ten fazla Tayyip Erdoğan'ın resmi var. Ya İstanbul'u sen mi yoksa Fatih mi fethetti? Fatih, İstanbul'a atla girdi, sen bir kere ata bindin düştün. Fatih gemileri karadan yürüttü. Senin oğlanlar da gemileri iyi yürütüyor. Tek benzerliğiniz bu, başka bir benzerlik yok.
‘GENELKURMAY BAŞKANI 8 ŞEHİT VARKEN NİKAH ŞAHİTLİĞİNDE SIRADA BEKLİYOR'
23 Nisan geliyor kutlamalar yasak, neden şehitler var. Düğünü olunca ne oluyor şehitler unutuluyor. Türkiye'nin Genelkurmay Başkanı 8 şehit varken, nikah şahitliğinde sırada bekliyor. Kimin yanında Anayasa'da laiklik olmamalıdır diyen Meclis Başkanı'nın yanında. Meclis başkanı ‘laiklik Anayasa'da olmamalıdır' dedi.
Türkiye'nin savcıları ayağa kalkmadı, kılını kıpırdatmadı. Biz Cumhuriyeti ve laikliği korumak, Atatürk'e yapılan hakaretleri engellemek için 20 milletvekili olarak bu konuda suç duyurusunda bulunduk."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştiren İnce, "Cumhurbaşkanlığı forsunda 16 Türk devletinin amblemini ve yıldızlarını görmeyip tarihi 1919'dan başlatmak isteyenler var diyor ya, o cahil bir adam. Duşakabinoğullarını merdivenlere dizip tarih anlatan, diploması tartışmalı cahil adam var ya onun üniversite değil, lise diploması da tartışılır. Türkiye bu haramzadelerden kurtulacak, kurtulmalıdır" diye konuştu.
BAŞBAKAN İÇİN YAVER YAKIŞTIRMASI
Başbakan Binali Yıldırım'ın yaver, sarayla meclis arasındaki özel kalem müdürü olduğunu söyleyen İnce, eleştirilerini şu şekilde sürdürdü:"Gün geçmiyor ki Türkiye'nin bunca soyulmasına rağmen konuşulan laflar ecdat, bayrak, Kuran, ezan, Filistin ağızlarında bu var. Eğer bir insan sürekli bu lafları ediyorsa bunların Türkçe meali ‘Rant, imar, plan tadilatı, gökdelen, AVM'dir.
Bunları bu şekilde değerlendireceksiniz. Türkiye'de bugün en önemli sorun ise 30 yaşında İranlı bir çocuktur. Bu İranlı çocuk Türkiye hükümetini teslim almıştır. Bakanlar önüne yatmıştır. Rıza Sarraf, Türkiye'de yargılanamadı, savcı kovuşturmaya gerek olmadığına karar verdi. Amerika'da tutuklandı ve savcı sordu buna; ‘Kara para aklıyorsun, Amerika'dan vergi kaçırıyorsun ve dolandırıyorsun, İran'a uygulanan ambargoyu deliyorsun.'
Türkiye'de bırakın kara parayı, bırakın altın kaçakçılığını, Rıza Sarraf'ı Türkiye'de kaçak inşaattan bile yargılayamadılar. Yargılayamayan o savcıya sesleniyorum; ‘Sende hiç vicdan var mı? Türkiye'de ki o savcıya sesleniyorum, ‘Sende hiç hukuk adamlığı zerresi var mı?' Sen bir gün o hesabı vereceksin."
‘SARRAF'IN DA, SENİN DE YERLİ VE MİLLİ MAHKEMEDE YARGILANMANIZI İSTİYORUM'
Erdoğan'ın bir dönem yerli ve milli Cumhurbaşkanı ile 400 milletvekili istediğini ifade eden İnce, Erdoğan'a seslendi: "Şimdi ben sesleniyorum ona, ‘Ey Recep Tayyip Erdoğan uğraşma şu savcılarla, mahkemelerle. Ben Rıza Sarraf'ın da senin de yerli ve milli mahkemede yargılanmanızı istiyorum. Düştüğümüz duruma bakın, Amerikan mahkemelerinden adalet arar duruma geldik. Genelkurmay Başkanı nikah şahitliğinde, yargının tepesindeki insanlar çay topluyor.
Yargı dip yapmış, güven yüzde 20'lerin altına düşmüş onlar ben partiliyim diyen bir Cumhurbaşkanının peşinden koşuyorlar. Yazıklar olsun böyle bir yargıya yazıklar olsun. Ama hiç merak etmeyin siyasette ünlü bir söz vardır. ‘Keser döner sap döner, bir gün hesap döner' diye, bir gün bunlar dönecek bu hesabı verecekler. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın."