ABD’nin Suriye’yle ilgili hedeflerinden vazgeçmek zorunda kaldığını belirten Süleymani, “Güçlü baskıya rağmen Sünniler, Şiiler ve Irak Kürtleri, İran ile olmayı tercih etti ve bu dostlukla gurur duyuyor. Hiç şüphesiz, İran bölgede birçok cepheden zaferle çıktı. Bazı yerlerde muhtemelen İran’ın rolü pek yoğun ve parlak olmadı. Düşmanın hatalı mantığı başarısızlıklarının nedeni oldu” diye konuştu.
Sputnik’e konuşan İran’ın Sesi Suriye muhabiri Hasan Şemşadi, İran askeri uzmanlarının Suriye ve Irak’taki operasyonlara katkılarını şöyle anlattı:
“Suriye’nin çeşitli bölgelerinde IŞİD ortaya çıktığı andan itibaren İran askeri uzmanları, Suriye ordusu komutanlarına askeri danışmanlık yapması için ve ayrıca zor durumlarda savaş tekniklerini öğretmesi amacıyla bu ülkenin hükümeti tarafından davet edildi.
Askeri danışmanlarımız ve askerlerimiz, Suriye hükümet ordusu ve halk güçleri komutanlarıyla omuz omuza vererek IŞİD ve diğer militanların işgal ettiği şehir ve köyleri kurtarma operasyonuna katıldı. İran askeri istihbaratının da önemli çalışmaları oldu. Verdikleri bilgiler bazı operasyonların başarısını sağladı. Halep bölgesinin kuzeybatı ve güneyinin, Şam kırsalının, Humus ve Hama bölgeleri ile Lazkiye bölgesinin kuzeyinin kurtarılmasına yaptıkları katkılar örnek gösterilebilir. Özellikle Nasr operasyonunu kaydetmek isterim. Bu operasyon sırasında, İran askeri danışmanları Suriye ordusuyla birlikte çatışmalara girerek yoğunlukla Şiilerin yaşadığı ve 4 yıldır abluka altında olan iki yerleşim birimini (Nubul ve Zehra) kurtardı.
‘İRAN ASKERLERİ FELLUCE OPERASYONUNA DA KATILIYOR’
Irak’ta da benzer durum var. İki yıl önce IŞİD ve diğer örgütlerden teröristler Musul, Ramadi, Anbar ve Felluce’nin büyük kısmını işgal etti. İran askerleri, çatışmanın tırmanmasını ve teröristlerin komşu bölgelere ilerlemesini engelleme konusunda Irak ordusuna destek verdi. Teröristlerin, işgal edilen topraklardan uzaklaştırılması konusunda başarılı çalışmalar oldu. Irak Kürdistanı lideri Mesut Barzani defalarca, ‘İran askeri uzmanları ve İran’ın yardımı olmasaydı Erbil de tıpkı Musul gibi düşerdi’ diye açıkladı. Sonuçta Bağdat’ın güneyinden Anbar bölgesine kadar Irak’ın birçok bölgesi IŞİD varlığından kurtarıldı. Bu operasyonlarda en büyük rolü İran askerleri oynadı. Ayrıca birkaç gün önce başlayan Felluce operasyonuna İran askeri uzmanları, Haşd Eşşabi ve Irak ordusu katılıyor. Irak istihbarat birlikleri İranlı uzmanlara yardımcı oluyor. Umarım yakın zamanda Felluce de IŞİD teröristlerinden kurtarılacak ve Bağdat’ın düşme tehdidi tamamen ortadan kalkmış olacak.”
İran, Suriye ve Irak güvenlik konularında müttefikler. Askeri uzmanlarımızın son 5 yıldır Suriye’de ve son 2 yıldır Irak’taki varlığı, kesinlikle bu ülkelerin meşru hükümetlerinin isteği ve iradesidir. İran anayasasına göre, ezilen halkları işgalcilere karşı koruma ihtiyacı olduğu her yerde İran askeri güçleri, bu ülkelerden ilgili talep geldikten sonra oraya gitme hakkına sahip. Ayrıca şunu da unutmamalıyız ki, terörü sadece şatafatlı açıklamalar ve sloganlarla yenmek mümkün değil. ABD önderliğindeki uluslararası koalisyonunun gösterişli saldırıları hiçbir sonuç vermedi. Etkili olsaydı bugün Suriye ve Irak’ta IŞİD’den eser alamet kalmazdı. ABD ise Suriye ve Irak’ta IŞİD’e karşı mücadeleye her gün on binlerce dolar harcadıklarını açıklıyor.
‘SÜNNİLER DE İRAN’DAN DESTEK İSTEDİ’
Son 5 yılda Suriye ve Irak’ta, İran askerleri sadece teröristlere karşı operasyonlarda değil, bölge genelinde güvenliğin sağlanmasında da kilit rol oynadı. Bu noktada, İran hiçbir dini, ulusal veya etnik çıkar gütmedi. Çeşitli dini ve etnik gruplar, çeşitli mezheplerin temsilcileri, IŞİD baskısından kurtulmasında yardımından dolayı İran’a defalarca teşekkürlerini bildirdi. Örneğin, yoğunlukla Sünnilerin yaşadığı Irak’ın Anbar bölgesinin önde gelenleri, IŞİD saldırılarına karşı koymak için İran askeri uzmanlarından yardım istedi. Bu çok şey ifade ediyor. Özellikle de İran’ın ve askerlerinin Suriye ve Irak’ta terörle mücadeledeki rolü istisnai olduğunu gösteriyor. Bu ülkelerin tüm dini ve etnik grupları ile bölgenin diğer ülkeleri, İran’ın bu mücadeledeki başarılarını takdir ediyor.”
