Kilis'te hayatını kaybedenler göz önüne alındığında buna neden olan roketlerin önlemesi için Türkiye'nin sınırlarında bir alarm ikaz sistemi ile bir füzesavar sisteminin bulunmadığının aşikar olduğunu vurgulayan CHP’li Çakırözer, Başbakan Davutoğlu'na, "Bugüne kadar böyle bir ihtiyacın giderilmesi yönünde ne tür çalışmalar yapılmıştır? Füze saldırılarını karşılayacak bir hava sisteminin hala oluşturulmamış olmasının gerekçesi nedir?" diye sordu.
Hükümet yetkililerinin bu tür saldırılara karşı ABD ile anlaşma aşamasına gelen HIMARS füzelerinin konuşlanacağına dair açıklamalarının bulunduğunu hatırlatan Çakırözer, ABD ordusunun kullandığı HIMARS çok namlulu roket sistemine yönelik savunma uzmanlarının bazı eleştirileri olduğunu hatırlattı.
Önergesinde "Ancak gerek HIMARS sistemi, gerekse İnsansız Hava Aracı (İHA) sistemleri sınır ötesinden atılan roketlerin ateşlendiği bataryaları yok etmeye yönelik olup; atılan roketleri engelleme kabiliyetinin bulunmadığı uzmanlar tarafından değerlendirilmektedir" diyen Çakırözer, bu durumda sınırın öte yanından Türkiye'ye doğru atılan bir roket söz konusu olduğunda, yurttaşların can ve mal güvenliğine yönelik riskin yine ortadan kalmayacağına işaret etti. Çakırözer, Davutoğlu’na “HIMARS ve İHA’lar konusunda sözü edilen bu yetersizlikler göz önünde bulundurulmuş mudur?" sorusunu da yöneltti.
CHP Çakırözer, Başbakan Davutoğlu’na ihtiyaç duyulan füzeleri engelleyici savunma sistemini Türkiye’nin dünya çapında bilinen yerli savunma şirketleri Aselsan, Havelsan ve Roketsan tarafından yapılmasının mümkün olduğuna dair değerlendirmelerin de bulunduğunu hatırlattı ve Başbakan Davutoğlu'ndan şu sorularına da yanıt istedi:
*Bu yerli şirketlerin, kapasitesinin kullanılması düşünülmekte midir? Bu yönde taleplerde bulunulmuş mudur?
*Aselsan, Havelsan ve Roketsan’ın yaptığı çalışma yok ise yurttaşlarımızın can ve mal güvenliği için son derece önem taşıyan böyle bir sistemin geliştirilmesine dönük çalışmanın olmamasının temel gerekçesi nedir? Ulusal savunma alanında böyle bir ihtiyaç bulunmasına rağmen sistemin oluşturulmasına dönük engel veya engellemeler olmuş mudur? Olmuş ise nelerdir?
*Türkiye’nin şu anda yaşamakta olduğu roket tehdidini yaşayan başka ülkeler bu sorunu nasıl çözmektedir? Onların geliştirdiği savunma teknolojilerinin örnek alınması gibi bir durum söz konusu mudur? Bu konuda başarılı olan ülkeler bu sorunu nasıl çözmektedir? "