Akşener, CNN Türk canlı yayınında, partisindeki olağanüstü kurultay süreci ve kendisiyle alakalı kamuoyuna yansıyan iddialar hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Olağanüstü kurultayın üst kurul delegelerinin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bizzat seçtiği isimlerden oluştuğunu vurgulayan Akşener, "Çıkarsınız tartıya üst kurul delegeleri sizi beğenir seçer, beğenmez ve seçmez buna da saygı duyarsınız. Neden kaçılıyor anlamış değilim. Milliyetçilik ve demokrasi ikiz kardeştir" diye konuştu.
'HAİN OLDUK, PARALELCİ OLDUK, OBAMA'NIN PROJESİ OLDUK…
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ekmelettin İhsanoğlu'nun çatı adayı gösterildiği dönemde bazı çevrelerin bunun bir "paralel" projesi olduğu iddialarını ortaya attıklarını anlatan Akşener, kendisine yönelik iddialarla ilgili aynı çevrelerin iş başında bulunduğunu savundu.
Kendisinin paralel yapı ile hiçbir ilgisinin olmadığının altını çizen Akşener, "Bizim partimizde Sayın Bahçeli'nin şöyle bir bakış açısı olduğunu hep biliriz, hepimiz 1 numaralı sandalye hariç birçok şeye talip olabiliriz, orada bir sorun yoktur. Ama o koltuğa talip olduğumuz dakikadan itibaren Mossad ajanlığı devreye girer, Amerikan ajanlığı devreye girer, son dönemde paralel devreye girer, ondan evvel Ergenekoncu'luk devreye girer. Bizim yapı buna şerbetlidir. Aynı şey devreye girdi, hain olduk, paralelci olduk, Obama'nın projesi olduk…" ifadelerini kullandı.
'SAYIN BOZDAĞ'I AKLA VE MANTIĞA DAVET EDİYORUM'
Olağanüstü kurultay talebine karşılık bazı gazetelerin Bahçeli karşısında hiçbir muhalif ismin kıymetinin olmayacağını dile getirdiklerini vurgulayan Akşener, "Sonuç itibarıyla 8 Nisan'da mahkeme kurultay kararı verdi. Mahkeme kurultay kararı verince birden ortalık karıştı. Kendimi milli güvenlik problemi gibi hissediyorum" yorumunu yaptı.
Kongre sürecinin netice itibarıyla partinin iç meselesi olduğunu ve dışarıdan yapılan açıklamaların doğru bir yaklaşım olmayacağını tekrarlayan Akşener, şöyle devam etti: "Adalet Bakanının, MHP'nin iç işine yönelik açıklamaları Yargıtay 18. Dairesinde yer alan hakimlere bir ihsası rey ve baskıdır, bu açık. Çok ayıptır. Bir gazetede yazıldı, '25 bin kişiyi toplar saraya yürürüm' diye. Böyle bir beyanım yoktur. Gazete ve televizyonların mitralyöz atışı yapan muhteremlerini kastederek 'Eğer bu mahkeme işine el girerse bir sandalye koyarım' demiştim. Buradan açık ve net söylüyorum, bu beyanlar sürdüğü takdirde ben Adalet Bakanlığının önüne bir sandalye koyarım, hep beraber görürüz ne olur. Sayın Bozdağ'ı bu konuda akla ve mantığa davet ediyorum."