Amerikalıların bu adımı, Cenevre’de başlayan Suriye görüşmelerinin askıya alınması riski taşımaz mı? Sevk edilecek silahlar eğit-donattan sonra olduğu gibi IŞİD ve El Nusra terör örgütlerinin eline geçmez mi? ABD’nin ‘B’ planı, sınırları zaman zaman IŞİD’in bomba atışlarına maruz kalan Türkiye’de nasıl değerlendiriliyor?
Konuyla ilgili Sputnik Radyosu’na konuşan Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Başkan Yardımcısı, Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi, (Emekli) Büyükelçi Murat Bilhan şu değerlendirmelerde bulundu:
Son zamanlarda Halep üzerinde yoğunlaşan Suriye güçlerinin hareketliliği ve Halep’i ele geçirme şeklindeki tırmanma bir yerde diğer güçleri alarma geçirmiş gibi görünüyor. Aslında kimin, kimin arkasında olduğu da tam belli değil. Yani son derece karmaşık bir manzara var.
Bir kere IŞİD güçlerinden aşağı yukarı iki gündür Türkiye sınırındaki Kilis şehrine roketler iniyor. Yedi tane roket düştü ve iki kişi öldü. Dolayısıyla Türk sınırı güvenli bir sınır olmaktan çıkmış durumda. Belli bölgelerde hala ciddi ve endişe verici hareketler var. Bu arada Amerika Birleşik Devletleri’nin muhalif güçler arasında da bir denge oyunu oynamak istiyor görüntüsü var. Fakat bu dengeyi sağlamaya çalışırken Türkiye ile tamamen farklı görüş ve senaryolar üzerinde işi yürüttüğü görülüyor.
Özgür Suriye Ordusu güçlerinin kimlerden oluştuğu da henüz daha netleşmiş değil. Bunların içinde çeşitli, Türkiye’nin hoşlandığı ve hoşlanmadığı, Amerika’nın hoşlandığı ve hoşlanmadığı gruplar var. Buna karşılık Amerika’nın o bölgede muhalif güçler diye verdiği silahların PYD’nin de eline geçtiği görülüyor.
Suriye şu anda çok zor bir süreçten geçiyor. Cenevre görüşmeleri bunun tam arka planında devam ediyor. Bu arka planda devam eden görüşmelerin nereye varacağı ise biraz soru işareti gibi görünüyor. Ama Cenevre’nin aslında diplomatik görüşmeler bakımından önemli bir platform oluştuğunu düşünüyorum. Yani Cenevre’nin taraflarca iyi kullanılması lazım. Çünkü durum çok karışık.
Bildiğiniz gibi, eğit-donat programı çerçevesinde eğitilmeye çalışılan bir avuç savaşçı gidip IŞİD’e veya El Nusra’ya teslim oldular. Tabii bu çok kötü bir şey. Şimdi yapılmaya çalışılan şey, tekrar IŞİD’e teslim olmasıyla sonuçlanırsa son derece tehlikeli, savaşın genişlemesine ve tüm tarafların bütün güçleriyle kendi imkanlarını kullanmasına neden olabilir. O zaman Türkiye’nin atacağı adımlar da değişir. Bence Cenevre görüşmelerini diplomatik olarak çok iyi değerlendirmek lazım. Görüşmelerde bu tehlikeye de işaret etmek lazım. Silahların IŞİD’in eline geçmesi zor gibi görünüyor ama zaman zaman bazı bölgeler el değiştirebiliyor. O el değiştirmeler sırasında tehlikeli geçişler oluyor. Herkes IŞİD’i ortak düşman ilan ediyor ama IŞİD’in işine yarayabilecek davranışlar da sergileniyor.