‘TEMMUZDAN BU YANA 355 ŞEHİT VERDİK'
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın da yer aldığı Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi'nde kuvvet komutanları ve subaylara hitap eden, Erdoğan operasyonların başladığı geçen yılın temmuz ayından bugüne kadar 215'i asker, 133'ü polis, 7'si korucu olmak üzere 355 güvenlik görevlisinin hayatını kaybettiğini ifade etti.
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Cuma günü Yozgat Şefaatli'de bir şehidimizin cenaze törenine katıldık, ailesi ve yakınlarıyla acılarını paylaştık. Hamdolsun, şehitlerimizin kanını yerde bırakmıyoruz. Aynı dönemde, yurt içi ve yurt dışında toplam ölü, yaralı, yakalama olarak 5 bin 359 terörist etkisiz hale getirildi. Ama bu durum, şehitlerimizin acılarının yüreğimizi daima yakmaya devam edeceği gerçeğini değiştirmiyor."
‘ÖZGÜRLÜK-GÜVENLİK DENGESİNİ EN SAĞLIKLI KORUYAN ÜLKE TÜRKİYE'
Özgürlük-güvenlik dengesini en sağlıklı koruyabilen ülkenin Türkiye olduğunu belirten Erdoğan, "Çünkü biz vatandaşlarımızın özgürlük alanını değil, teröristlerin hareket alanını kısıtlamak için çalışıyoruz. Aldığımız tedbirler hep bu amaca yöneliktir" ifadesini kullandı.
‘İÇİME SİNMİYOR'
‘Terörü kutsama, teröristi yüceltme, terör eylemlerini meşru gösterme özgürlüğünün içine sinmediğini' söyleyen Erdoğan, "Türkiye'de bölücü terör örgütüne ve diğer terör örgütlerine yapılan güzellemelerin bir benzerini, Batı'da, o ülkelerde faaliyet gösteren terör örgütleri için yapın, görün bakın başınıza ne geliyor?" dedi.
With #Cumhuriyet journalist Can Dundar before opening of trial today #frredomofexpression pic.twitter.com/WgHAiyTVMd
— Leigh Turner (@LeighTurnerFCO) 25 Mart 2016
‘BAŞKA YERDE BİR GÜN BİLE BARINDIRMAZLAR'
"Bir ülkenin başkonsolosu, kalkmış, casusluk suçundan yargılanan bir gazetecinin davasına destek olmaya gidiyor, yetmiyor bir de kendisiyle yanak yanağa fotoğraf çektirip yayınlıyor" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bununla da yetinmiyor, sosyal medyada 'Türkiye'nin nasıl bir ülke olmak istediğine karar vermesi gerektiği' gibi, haddini aşan ifadeler kullanabiliyor. Bu kişi, hâlâ ülkemizde görevini sürdürebiliyorsa, bizim alicenaplığımız, misafirperverliğimiz sayesindedir. Başka bir yerde, bu tür davranışlar sergileyen diplomatları bir gün bile barındırmazlar."
Yorumlar için teşekkürler. Burda önemli olan karşılaştırmalar & geçmiş değil, Türkiye'nin nasıl bir ülke olmak istediğine karar vermesidir.
— Leigh Turner (@LeighTurnerFCO) 25 Mart 2016
AVRUPA'YA TERÖR TEPKİSİ
‘KANDİL'DEKİ TERÖRİSTLERİ BİRER EKOLOJİK KAHRAMAN OLARAK GÖSTERMEK İÇİN KENDİNİ PARALIYOR'
PKK'nın Kuzey Irak'taki, Suriye'deki kamplarını imrenilecek birer yaşam alanı olarak göstermek, PKK'lıları cici çocuklar olarak pazarlamak için yerli ve yabancı medyanın nasıl seferber olduğunu çok iyi bildiklerini söyleyen Erdoğan, "Genel Yayın Yönetmeninin casusluk suçuyla yargılandığı bir gazetenin, Kandil'deki teröristleri birer ekolojik kahraman olarak göstermek için adeta kendini paraladığı haberleri, röportajları gayet iyi hatırlıyoruz" şeklinde konuştu.
‘TEK ORDU, TEK KOMUTAN'
Ordunun birliğinin, beraberliğinin, emir-komuta zincirinin gücünün mutlaka en üst düzeyde tutulması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, hitabını şöyle sürdürdü: "Her fırsatta söylüyorum, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Sizlerin huzurunda buna bir de tek ordu, tek komutan vurgusunu da eklemek isterim."
‘TSK'NIN TÜM MENSUPLARI EN YAKIN MESAİ ARKAŞLARIM'
Türk Silahlı Kuvvetlerinin tüm mensuplarının, Başkomutan sıfatıyla yakın mesai arkadaşları olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Hayatım boyunca, inanmadığım hiçbir şeyi söylemedim; bu yüzden başım çok belaya girmiş olsa da, hep hasbi konuştum, hasbi davrandım. Şimdi de diyorum ki; buradaki her bir subayımızın benim için öz kardeşimden, öz evladımdan, yakın çalışma ekibimden en küçük bir farkı yoktur. Sizler gibi yiğit, cesur, eğitimli, bilgili, dirayetli ve sadakatli mesai arkadaşlarına sahip olduğum için, ne kadar iftihar etsem azdır. Rabbim her birinizi korusun; çalışmalarınızda sizlere güç, kuvvet versin" dedi.