Federalizm kararının toplantının ilk gününde alınması bekleniyordu. Muhaliflere yakınlığı ile bilinen Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre, bu gecikmenin nedeni Arap ve Süryani temsilcilerin, Kürtlerden ‘federalizm ilanın Suriye’den ayrılma anlamına gelmediği yönünde güvence alma ısrarı’ oldu.
RAKKA, HALEP VE HASEKE'DE IŞİD'DEN ALINAN YERLER DE FEDERALİZME DAHİL EDİLDİ
Kürt grupların kontrolündeki Suriye’nin Türkiye sınırının 400 kilometrelik bölümünü içine alan bu yapıyla birlikte, Mardin ve Şırnak’a komşu Cezire, Hatay ve Kilis’e komşu Afrin ile Şanlıurfa’ya komşu Kobani kantonlarının birleştirilmiş oldu. ‘Rojava ve Kuzey Suriye Demokrat Federal Sistemi’ olarak isimlendirilen bu bölgeye, YPG kontrolündeki Afrin, Cezire ve Kobani kantonlarının yanı sıra Rakka, Haseke ve Halep’te IŞİD’den temizlenen yerler de eklendi.
Federasyonun kurucu meclisinin eş başkanlığına Cezire Kantonu Eş Başbakanı Hediye Yusuf ile Tel Abyad Halk Meclisi Eş Başkanı Mensur El Selum seçildi. Meclisin yürütme konseyinde ise farklı etnik gruplardan toplam 31 kişi yer alacak. Federalizm ilanının ardından yapılan basın toplantısında konuşan yetkililer, yürütme komitesi ve eş başkanların altı ay içinde sistemin ‘yasal ve siyasi vizyonunu’ belirleyeceğini kaydetti.
‘AMAÇ KENDİ KENDİ YÖNETEBİLEN DEMOKRATİK BİR ÖZ YÖNETİM KURMAK’
Reuters’ın ulaştığı belgelerde de federalizm ilanının amacının, ‘ekonomik, sosyal, güvenlik, sağlık, eğitim, savunma ve kültür alanlarında kendi kendini yönetebilen demokratik bir öz yönetim kurmak’ olarak belirtildi.
Öte yandan sınırlar ve yönetimle ilgili detaylar henüz netleşmiş değil.
Kuzey Suriye’de federalizm ilan edilmesini değerlendiren siyasi analist Mutlu Çiviroğlu, AP’ye yaptığı açıklamada “Herkes Kürtleri takdir ediyor, herkes Kürtlerin IŞİD’e karşı savaşını ve onların çok iyi birer savaşçı olduğunu biliyor ama bu diplomatik görüntüye yansımıyor” dedi. “Suriye’nin adem-i merkeziyetçileştirilmesi fikri her geçen gün daha da ortak hale geliyor” diyen Çiviroğlu, bu sistemin Suriye’nin geleceğinin bir parçası olacağı tahmininde de bulundu.
Çiviroğlu AFP’ye verdiği demeçte de “Bu Cenevre müzakerelerine ve büyük devletlere verilmiş, ‘bizi görmezden gelirseniz, başımızın çaresine bakarız' mesajıdır” yorumunu yaptı.
Jamestown Foundation’da Kürt çalışmaları üzerine uzmanlaşan siyasi analist Wladimir van Wilgenburg ise Kobani ile Afrin arasındaki bağlantının tam olarak sağlanmamış olmasının bölgede federalizm sisteminin benimsenmesinin önünde bir engel olabileceğine dikkat çekti.
Bu arada Moskova ve Kahire’de oluşturulan Suriye muhalefetinin üyelerinden Değişim ve Özgürlük için Halk Cephesi liderlerinden Kadri Cemil, hazırlanacak yeni Suriye anayasasında Kürtlerin hak ve özgürlüklerinin garanti altına alınması gerektiğini söyledi.
Federalizm ilanını ‘premature’ olarak değerlendiren Cemil, Suriyeli Kürtlerin taleplerinin yasal çerçevede sağlanması gerektiğini belirterek “Hayati konularda alınan tek taraflı kararları desteklemiyorum” dedi.
‘ARTIK ESKİ SURİYE’YE DÖNÜŞ MÜMKÜN DEĞİL’
Ancak PYD Eş Başkanı Salih Müslim’e göre ‘artık geri dönüş mümkün değil.’ “Adı önemli değil” diyen Müslim Süleymaniye Forumu'nda yaptığı konuşmada, “Federalizm olarak adlandırılır. Otonom olarak adlandırılır. Ama artık eski Suriye’ye geri dönüş mümkün değil” ifadelerini kullandı.
PYD Sözcüsü Nawaf Halil de Suriye’nin kuzeyinde ilan edilen federalizm ile Kuzey Irak’taki Bölgesel Kürt Yönetimi’nin birbirinden farklı olduğuna dikkat çekti.
Federalizm kararının bölgedeki tüm etnik gruplarla birlikte alındığını kaydeden Halil, “Bu deneyim Arap, Süryani, Çeçen, Ermeni ve Türkmenler arasındaki tartışmaların sonucunda alındı. Rojava’da özel bir durum var, Irak’ın seçtiği yolla aynı değil” diye konuştu.