Ukrayna milletvekili ve Kırım Tatar Meclisi'nin eski başkanı Mustafa Cemilev, Türkiye'nin Kırım'a yönelik ablukaya 'de-facto' olarak katıldığını öne sürmüştü.
Cemilev'in sözlerini değerlendiren Balbek, "Türkiye, Kırım ile işbirliğinde çıkarlarını korumaya çalıştı. Bu nedenle, her zaman samimi bir dostluk söz konusu değildi. Eğer Cemilev'in sözleri doğruysa, Türkiye, Kırım Tatar Meclisi'nin Kırım halkına ve özellikle Kırım Tatarlarına karşı işlediği suçların ortağı olmuştur" dedi.
'TÜRKİYE, MECLİS İLE İŞBİRLİĞİNDEN ÇIKARIMLAR YAPMALI'
Kırım yetkili, meclis ile işbirliğinin Türkiye'ye sadece üzüntü ve başarısızlık getireceğini vurguladı.
KİEV, BİRÇOK ALANDA AMBARGO UYGULUYOR
Kırım halkı, Mart 2014'te yapılan referandum sonucunda Rusya'ya bağlanma kararı almıştı. Ancak Ukrayna ve Batılı ülkeler, referandum sonuçlarını tanımadıklarını açıklamıştı.
Kırım ile hava ve demiryolu trafiğini kapatan, otobüs ve yük taşımacılığına engel getiren Kiev yönetimi, yarımadaya elektrik, su ve gıda sevkiyatını da durdurulmuştu.
Ukrayna ayrıca, 2016'nın ilk günlerinde de Kırım'a ticari ambargo uygulamaya başlamıştı.
