Ludwig Greven imzalı makalede, şu ifadelere yer verildi: “Erdoğan akıllıca bir şekilde yabancı topraklarda nasıl bir kent kurmak istediğini ya da bu kentin inşaatının ne zaman sona ereceğini söylemiyor. Ayrıca bu toprakları kimin kontrol edeceğinden de bahsetmiyor. Suriye’nin meşru Devlet Başkanı Beşar Esad mı, bazı silahlı gruplar mı yoksa Suriyeli Kürtler mi burayı kontrol edecek. Ya da belki Türkiye kendisi bunu yapacak ki bu uluslararası hukukun açık bir ihlali olur.”
Kurulacak kentin BM kontrolünde de olabileceği kaydedilen yazıda, “Washington’ın bu konuda geri durduğuna şüphe yok çünkü (ABD Başkanı Barack) Obama Ortadoğu’da yeni bir maceraya girişmek istemiyor” denildi.
Makalede, Erdoğan’ın asıl amacının sadece propaganda da olabileceği, buna karşın açıklamaların Erdoğan’ın uzun süredir istediği tampon bölge niyetini de akla getirdiği belirtilirken, tampon bölge kurulması halinde ABD’nin uçuşa yasak bölgeye de onay verebileceği ifade edildi.
Türkiye’nin ayrıca Suriye’de kurulacak bir kentle Suriyeli Kürt güçlerini de durdurmaya çalışacağı, Erdoğan’ın en büyük korkusunun Suriye’de özerk bir Kürt devleti kurulması ve bunun Türkiye’deki Kürtlere de cesaret verme ihtimali olduğu kaydedildi.
Yazıda, Suriyelileri hayatlarının tehlikede olmasına karşın ülkelerine geri dönmeye zorlamanın da Türkiye’nin insan hayatına verdiği değeri gösterdiği ve Cenevre Anlaşması’na açıkça aykırı olduğu vurgulandı.