Görüşmelerin durmasına Riyad destekli muhaliflerin Cenevre'den ayrılmasının neden olduğunu söyleyen Borodavkin, "Moskova ve Kahire'de oluşturulan muhalifler ile Şam'dan gelen iç muhalefet temsilcileri müzakere sürecine devam etmeye hazır. Hükümet heyeti de hiçbir yere gitme niyetinde değil" diye konuştu.
Borodavkin şöyle devam etti:
'MUHALEFET ANLAŞMALARA KARŞILIK VERMEDİ'
Birincisi, hükümet heyeti, Riyad grubunun sunduğu ve serbest bırakılmasını talep ettiği mahkumlar listesini kabul etti. İkincisi, hükümet Madaya'ya insani yardımın ulaştırılması için erişim sağladı. Ancak, tüm anlaşmalara rağmen muhalefet karşılık vermedi ve insani yardım taşıyan konvoyların, Ahrar'uş Şam ve El Nusra tarafından kuşatılan Fua ile Kefraya'ya geçişine izin vermedi. Üçüncüsü, Şam muhalefet heyeti listesine Ceyş'ül İslam'ın ve Ahrar'uş Şam'ın dahil edilmesine bile karşı çıkmadı. Oysa Suriye hükümeti ve biz bu grupları terörist örgüt olarak görüyoruz."
'RİYAD GRUBUNUN TEPKİSİ SORU İŞARETLERİ YARATIYOR'
'HATALARI ÖNLEME ZAMANI GELDİ
Borodavkin, "Güvenlik Konseyi tarafından muhalefet heyetini kurma talimatını alan BM'nin aslında görüşmelere erişim alan muhalif gruplara daha titiz yaklaşması, BMGK'nın 2254 sayılı kararını kabul edip etmediklerini kontrol etmesi gerekiyor.
Bu bağlamda şu soru ortaya çıkıyor: Radikal muhalifleri destekleyen Batı ülkelerinin temsilcileri ne düşünüyor? Bu, son onlarca yıldır defalarca yaptıkları hataların tekrarı gibi görünüyor. Artık dış politikada ağır hataları önlemeyi öğrenmenin zamanı geldi" diye konuştu.
'KÜRTLER OLMADAN SORUNLAR ÇÖZÜLEMEZ'
Suriyeli Kürtler heyetinin muhalefet heyeti listesine alınmamasına da değinen Borodavkin şunları söyledi:
Beşar Esad hükümetine karşı savaşmadıkları için Suriyeli Kürtlerin muhalefet sayılmayacağı tezi saçma. Suriyeli Kürtler, başarılı bir şekilde IŞİD'e karşı savaşıyor ve böylece kendi vatanları Suriye'yi terörist tehdidine karşı koruyorlar. Suriyeli Kürtlerin de yer aldığı siyasi muhalefet, görüşmelerin meşru katılımcısıdır. Üstelik Moskova ve Kahire konferanslarına da katılmışlardı. Yani onlar bu açıdan müzakerelere katılma hakkına sahipler."