Tüm bu koşullar altında Türkiye’nin ya da PYD silahlı güçlerinin Cerablus’a bir kara harekâtı başlatma olasılığını ve risklerini, Washington merkezli Woodrow Wilson Center Ortadoğu Programı Direktörü Henri Barkey ile konuştuk.
Ankara yönetiminin Suriye’ye bir kara harekâtı başlatmayacağını düşündüğünü söyleyen Barkey, “Türkiye’de basında söyleniyorsa da ben çok gerçekçi olduğunu düşünmüyorum. Türkiye’nin Suriye’ye girmesi büyük bir macera olur. Zaten her şey çok karmakarışık. Bazı Amerikan özel kuvvetleri de Suriye’de şu anda, onların tam yerlerini de bilmiyoruz. Suriye öyle bir bataklık ki bir kere girdikten sonra, o bataklığın içinden çıkmak bazen çok zor” dedi.
Türkiye’nin IŞİD kontrolündeki Cerablus’a girme ihtimalinin risklerine değinen Barkey, ‘IŞİD’le kapışmanın kolay bir iş olmadığını’, örgütün bombalı saldırılarının büyük zarar verebileceğini belirtti. IŞİD’in Türkiye’deki varlığına dikkat çeken Barkey, “IŞİD’in bugün Türkiye’de, oldukça gelişmiş bir altyapısı var. Nitekim bunları gördük zaten, dört tane bomba patlattılar; Diyarbakır, Suruç, Ankara ve İstanbul Sultanahmet. Bunu yapacak güçleri var ve daha da fazlasını yapabilirler. Dolayısıyla, direkt IŞİD’e karşı bir girişimin daha kötü sonuçlar çıkaracağını düşünüyorum. Öte yandan PYD’ye karşı yapılıyorsa bu sefer PYD ve Amerikan problemi çıkacak ortaya” ifadelerini kullandı.
‘ABD ÖZEL KUVVET MENSUPLARI ORADA OLABİLİR’
Barkey, PYD’ye yönelik bir hamlenin de risk yaratacağını ifade ederek, “Eğer Türk tarafı, PYD’nin üzerine gitmeye çalışırsa bunun nasıl bir cevapla karşılaşacağını bilmiyoruz. Amerika ile olan ilişkileri son derece zedeleyebilir. Amerika bugün
ABD’nin, PYD yönetimindeki Rimelan’da bulunan uçak pistini genişlettiğine ilişkin uydu görüntüleri ve bu piste giden uçakların Türkiye’den kalktığı yönündeki bilgileri yorumlayan Barkey, “Süleyman Şah Türbesi olayında Türkiye PYD’den yardım gördü, onu artık herkes biliyor. Fakat o günden bugüne çok büyük değişiklikler oldu. Türkiye’nin PYD konusundaki hem konumu hem söylemi çok değişti, çok sertleşti. Bugün PYD ile Türkiye’nin beraber operasyon yapmasını tahayyül etmek çok zor. PYD’nin IŞİD’den daha kötü, daha tehlikeli bir örgüt olduğunu söyleyen bir Türk basını, hükümet yetkilileri var. Bu aşamada böyle bir U dönüşü zor” dedi.
RİMELAN’DAKİ UÇAK PİSTİNİN GENİŞLETİLMESİ
Barkey, Rimelan’daki uçak pistinin genişletildiğine ilişkin haberlerin bazı yetkililer tarafından yalanlandığını söyleyerek pistin kargo uçaklarının ineceği kapasitede olup olmadığını bilmediğini belirtti. “Bir havaalanının önemli bazı işlevleri var” ifadelerini kullanan Barkey “Ben Amerikalı bir genelkurmay mensubu olsaydım herhalde şunu düşünürdüm: Benim kendi askerlerimi korumak açısından ileride helikopterlerimi koyabileceğim, yaralanan birisini hemen oradan hastaneye götürebilecek bir kapasiteye sahip miyim değil miyim? O kapasiteyi nasıl geliştirebilirim, böyle şeyleri düşünüyor olabilirler” dedi.
Barkey, ABD Başkanı Barack Obama’nın IŞİD karşıtı koalisyondaki temsilcisi ile Fransız ve İngiliz yetkililerin Kobani’ye giderek Kürt güçleriyle görüşmesini de değerlendirdi. PYD’nin Cenevre müzakerelerine davet edilmemesinin bir kızgınlık yarattığını ifade eden Barkey, Kobani’deki görüşmede “Biz size inanıyoruz, ihtiyacımız var, sizi dışlamıyoruz, sizinle olan ilişkimiz ve çalışmamız devam edecek” mesajı verilmiş olabileceğini söyledi.
Cerablus’a PYD’nin de bir harekât yapacağına inanmadığını belirten Barkey, PYD’nin daha güneydeki Minbic’i almaya çalışacağını, ABD’nin bir süredir bölgeyi bombalayarak zemini hazırladığını kaydetti. Minbic’in Rakka ile Musul arasındaki yolu kesme açısından daha stratejik olduğunu ifade eden Barkey, “Dolayısıyla Cerablus’a PYD’nin de bir girişimde bulunacağını düşünmüyorum. Minbic’i alırlarsa o bölgeyi kıskaç altına almak gibi bir durum olacak. Bir yerde Suriye kuvvetleri ve Ruslar var, bir yerde PYD ve Amerika’nın yardımı var. Dolayısıyla o bölge bir şekilde Suriye’nin geri kalanından kesilmiş oluyor. Cerablus o açıdan biraz önemini yitirmiş olabilir” dedi.
‘PYD RAKKA’YI ALSA DA YÖNETMEYECEK’
Rakka’nın simgesel olarak IŞİD’in başkenti olduğunu anımsatan Barkey, başkentin alınmasının örgüte büyük bir darbe vuracağını ve ABD’nin bunu tercih edeceğini ifade etti. Barkey, Rakka’yı almanın kolay olmayacağını, hem PYD hem de PYD silahlı güçlerinin içinde yer aldığı Suriye Demokratik Güçleri için bir süre daha hazırlık gerektirdiğini söyledi. PYD’nin Rakka’yı almak istemediğini belirten Barkey, “Rakka genel olarak Sünni Arap bölgesi. Kürt güçlerinin orayı alması Kürtler ve Araplar açısından problem yaratabilecek bir durum. PYD zaten en baştan kendi rahatsızlığını ortaya koymuştu” ifadelerini kullandı.
Rakka’nın alınması durumunda PYD güçlerinin hemen çekileceğini ve yönetimi başkalarına bırakacağını söyleyen Barkey, PYD’nin böyle bir operasyona neden razı olacağı sorusu üzerine şunları söyledi:
“Çünkü PYD’nin de uzun vadede kendi hesapları var. Bu hesaplar arasında Amerika, Avrupa ve Ruslarla iyi geçinmeye çalışıp ileride Suriye’nin geleceği konuşulurken o masada olabilmek. Kendilerine bir yerde o kantonların özerkliğini sağlamak için söz sahibi olmak istiyorlar.”