TBMM'de yeni anayasa çalışmaları konusunda en ciddi adımlardan bir 24. Dönem Parlamentosu'nda gerçekleşti. Dönemin TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in öncülüğünde Anayasa Uzlaşma Komisyonu, 19 Ekim 2011 tarihinde kuruldu. AK Parti, CHP, MHP ve daha sonra HDP olarak yoluna devam eden BDP'nin 3'er üye ile eşit temsil edildiği komisyon öncelikle çalışma usul ve esaslarını belirledi, bu çerçevede de karar için ‘oybirliği' şartı kabul edildi.
BAŞKANLIKTAN DOLAYI ÇALIŞMALAR KESİLMİŞTİ
Mayıs 2012'den itibaren yeni anayasanın yazımına başlayan komisyon AK Parti'nin başkanlık sistemi önerisini gündeme getirmesiyle birlikte tıkanma noktasına geldi, Çiçek'in liderleri ziyaretiyle komisyonun çalışmalarını sürdürmesi sağlandı. Ancak komisyon devam kararından kısa süre sonra, kuruluşundan 25 ay sonra tartışmalı görüşmelerin ardından çalışmalarına nokta koymak durumunda kaldı.
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan bunun üzerine 25 aylık yoğun ve gerilimli mesainin sonucu üzerinde mutabakat sağlanan 60 maddenin bir paket halinde Meclis'ten geçirilmesi çağrısı yaptı. Ancak partiler arasında bu konuda da uzlaşma sağlanamayınca 60 maddelik uzlaşma da rafa kaldırıldı.
SİSTEM TARTIŞMALARINDA SIFIR UZLAŞMA
Çalışmaları 60 maddelik mutabakatın ardından olumsuzlukla sonuçlanan 24. Dönem'deki Uzlaşma Komisyonu, Anayasa'nın AK Parti'nin ‘Başkanlık Sistemi' önerisini gündeme getirdiği yürütme bölümü ile sosyal ve ekonomik hükümlerinin hiçbirinde anlaşamamıştı. Temel Hak ve Özgürlükler ile ilgili bölüm ise partilerin en geniş mutabakatı sağladığı alan olmuştu. Komisyon temel haklar ve hürriyetler bölümünde 43 maddede mutabakat sağlarken, 20 madde partilerin itirazlarını yansıtan şerhlerle metne dökülebilmişti. Yasama bölümündeki 28 maddeden 5'inde uzlaşma temin edilmiş, 23 madde ise şerhli yazılabilmişti. İdare ve Kamu Hizmetlerine ilişkin maddelerden sadece 1'i mutabakatla yazılabilmiş, bu bölümde şerhli madde sayısı 16 olmuştu. 21 maddeden oluşması öngörülen yargı bölümünde 9 madde tam mutabakatla metne dökülürken, 12 madde şerhli kalmıştı. Mali, ekonomik ve sosyal hükümleri oluşturan 16 maddenin tamamı şerhli kalırken, 2 maddeden oluşan son hükümler de komisyonun yine mutabakatta sıfır çektiği bölümler arasında yer almıştı. 13 maddelik başlangıç, genel hükümler ve temel ilkeler bölümünde ise sadece 2 maddede uzlaşma sağlanabilmişti.
1 Kasım seçimleriyle oluşan 26. Dönem Parlamentosu yeni anayasayı yeniden gündemine aldı. Çözüm sürecinin bittiği çatışmalı ortama yeniden dönüldüğü bir atmosfer içerisinde Başbakan Ahmet Davutoğlu, muhalefet partilerini ziyaret ederek yeni bir uzlaşma komisyonu için nabız yokladı. Davutoğlu, CHP ve MHP'nin kapısını çaldı, ancak HDP'den yapılan bazı açıklamalar nedeniyle de bu partiye gitmedi. CHP ve MHP'den gelen destek üzerine Davutoğlu, TBMM Başkanı İsmail Kahraman ile görüşüp üç partinin uzlaşma masası için hazır olduğu mesajını iletti. Bunun üzerine TBMM Başkanı Kahraman, AK Parti, CHP, MHP ve HDP'ye birer yazı göndererek, uzlaşma masası için çağrı yaptı.
YENİ KOMİSYONDA ESKİ BAŞKAN DA ERMENİ VEKİL DE VAR
TBMM Başkanı Kahraman'ın çağrısına dört partiden de olumlu yanıt geldi. Partiler, uzlaşma komisyonunda görev yapacak üyelerini TBMM Başkanlığı'na bildirdi. Buna göre AK Parti'den Ankara Milletvekili Cemil Çiçek, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, AK Parti Genel Sekreteri Abdülhamit Gül; CHP'den Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan; HDP'den Mardin Milletvekili Mithat Sancar, Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, İstanbul Milletvekili Garo Paylan; MHP'den Mersin Milletvekili Oktay Öztürk, Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak ve Bursa Milletvekili Kadir Koçdemir komisyon üyesi oldu. AK Parti'nin 26. Dönemdeki anayasa çalışmalarına TBMM Başkanı olarak katkı sağlayan Çiçek'i, HDP'nin Ermeni milletvekili Paylan'ı komisyona üye olarak bildirmesi dikkat çekti.
TBMM'de temsil edilen dört partinin de üye bildirmesi ile birlikte Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun ilk toplantısını önümüzdeki günlerde TBMM Başkanı Kahraman'ın başkanlığında yapması ve çalışma yöntemini belirlemesi bekleniyor. Ancak Komisyonun önündeki öncelikli üç kritik başlık var. İşte bu başlıklar:
— Çalışma süresi: AK Parti Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmalarının belli bir süre ile sınırlandırılmasından yana. AK Parti'de önce çalışma süresinin '6 ay' olarak belirlenmesi dillendirilse de, genel olarak TBMM'nin ilk yasama yılı içerisinde çalışmaların tamamlanması isteniyor. Bu da TBMM'nin tatile girmesine kadar çalışması anlamına geliyor. İçtüzüğe göre TBMM 1 Temmuz'da tatile giriyor. Ancak Genel Kurul'da alınacak karar ile 1 Temmuz'dan sonra da TBMM çalışabiliyor. Dolayısıyla AK Parti'nin ön gördüğü süre Temmuz'da tatil olması durumunda 5 ay da olabilir, Meclis'in çalışmaya devam etmesi halinde 6 ay veya daha fazla da. Ancak muhalefet partileri aynı görüşte değil. Muhalefete göre, ucu açık bırakılmasa da çalışmalar bu kadar kısa süre ile sınırlandırılmamalı.
— Kararların alınması: 24. Dönem'de oluşturulan Uzlaşma Komisyonu 15 maddelik bir çalışma usulü belirlemişti. Buna göre, kararlar komisyonu oluşturan bütün siyasi partilerin mutabakatı ile alınıyordu. Karar alınmayan konular, komisyonun uygun göreceği zamanda yeniden değerlendiriyordu. AK Parti kararların mutabakat ile yani oybirliği ile alınmasının komisyon çalışmalarını tıkadığı görüşünde. Bu nedenle kararların oyçokluğu ile alınmasından yana. Muhalefetin ise kararların oyçokluğu ile alınması konusunda endişeleri var.
— Başkanlık sistemi: Komisyonun önündeki belki de en kritik başlık yönetim sistemi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın parlamenter sistem yerine başkanlık sistemi istediği biliniyor. AK Parti'de bu konuda Erdoğan'a destek veriyor. Ancak özellikle CHP ve MHP başkanlık sistemine karşı ve parlamenter sistemin devamından yana. CHP ve MHP, anayasada bazı değişiklikler ile parlamenter sistemin güçlendirilmesini istiyor. HDP ise başkanlık sisteminin tartışılabileceği görüşünde. Ancak HDP aynı zamanda 'demokratik özerklik' de masada olsun ve konuşulsun istiyor.
Yeni Uzlaşma Komisyonu'nun hedefinin 24. Dönem'de anlaşılan 60 maddenin dışında üzerinde görüş birliğine varılamayan 112 maddede de uzlaşma sağlamak olacak. Ancak daha önce çözüm sürecinde çalışan komisyon bu kez çatışmalı bir ortamda yeni anayasa için uzlaşma arayacak. Başkanlık sistemi üzerindeki tartışmalar da dikkate alındığında kulislerde yeni anayasa konusunda uzlaşma beklentisi bir önceki komisyona göre daha az.